Delikleri yamayabiliriz perdeler yapabiliriz, içeriye rüzgarın ve tozun girmesini engellemek için ne gerekiyorsa yapabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نرقع الفتحات نصنع ستائر، نفعل ما نستطيع لمنع دخول الرياح والغبار للداخل |
Bu gürültünün ve tozun içinde çalışmak imkansız! | Open Subtitles | انة من المستحيل العمل تحت كل هذة الضوضاء والغبار |
Öyle muazzamdır ki güneş sistemimizdeki gaz ve tozun %99.9'unu toplamıştır. | Open Subtitles | عملاقة جداً حيث جمعت 99.9% من الغاز والغبار في النظام الشمسي. |
Genişleyen süpernova şok dalgası yıldızlar arası ortamda elementsel birikintiyi ileriye doğru iter ve yeni yıldızlara ve gezegenlere yoğunlaşan gazın ve tozun girdaplı dansını tetikler. | TED | تنشر موجة السوبرنوفا الاهتزازية المتسعة الركام العنصري عبر الوسيط بين النجمي ، مثيراً رقصة مغزلية من الغاز والغبار والتي تتكثف وتتجمع في النجوم والكواكب الجديدة. |
Samanyolu'nda, gaz ve tozun yoğunlaşarak yeni yıldızlar ve gezegenler oluşturduğu bu engin bulutlardan 100'den fazla bulunuyor. | Open Subtitles | مجرة (درب التبانة) خاصتنا لديها الكثير من تلك الغيوم الشاسعة حيث تكثف الغاز والغبار لتشكيل نجوم وكواكب جديدة |