ويكيبيديا

    "vermeyeceğim" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أنا لن
        
    • ولن
        
    • لَنْ
        
    • أعطيك
        
    • انا لن
        
    • أدعك
        
    • و لن
        
    • أعطي
        
    • وأنا لن
        
    • لنّ
        
    • أمنحك
        
    • لا ستعمل
        
    • اعطي
        
    • لن أعطيه
        
    • أعطيها
        
    Hepimizin kullandığı bir şey için senin kovulmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنا لن أدعك تطرد من أجل شيئ نحن جميعنا فعلناه
    En kötü ihtimalde ise adamlarından birini indirmesine izin vermeyeceğim. Open Subtitles أسوا حالة , أنا لن أدعه يقتل أى من رجالى
    Ona bir ev vermek istiyorum. Bunu bozmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles أريد أن أقدم له منزلاً ولن أسمح لك بإفساد الأمر
    - Onun kaçmasına izin vermeyeceğim. - Kapıyı aç, seni aptal! Open Subtitles ـ أنا لَنْ أَتْركَه يَهْربُ مني ـ إفْتحُ البابَ ، أنت أبله
    Depresyondasın. Sana antidepresan vermeyeceğim çünkü onlar seni daha da uyuşturuyor. Open Subtitles أنتِ مكتئبة , و ليست لدي النية بأن أعطيك مضادات الإكتئاب
    Size bir zarar vermeyeceğim. Ama fazla vaktimiz yok. Lütfen. Open Subtitles اسمعي انا لن أؤذيكي نحن لا نملك متسع من الوقت
    Şimdiye dek, hayatımı mahvetmene izin verdim ama bunu mahvetmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لقد تركتك تعبثين بحياتى لأقصى مدى لكنى لن أدعك تواصلين ذلك العبث
    Sonunda bir kız buldum ve onu benden almana izin vermeyeceğim. Open Subtitles انا اخيراً حصلت على فتاة و لن ادعك تأخذها بعيداً عني
    Kesinlikle, tekrarlıyorum, kesinlikle saldırgan ve yaralayıcı ithamlarda bulunmanıza izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنا لن.. أكرر, لن, أسمح لك بكل بساطة تقديم إتهامات مدمرة
    Senin onun parçalarını bir hurda arabaymış gibi almana asla izin vermeyeceğim. Open Subtitles قدر الإستطاع أنا لن أسمح لك بأن تقطيعها لأجل القطع كسيارة مهجورة
    Hayır, bu yeterince tuhaf ve daha da tuhaflaşmasına izin vermeyeceğim. Open Subtitles إرحلي لا, هذا غريب, و أنا لن أدعه يصبح أكثر غرابة
    Öyleyse ikimizden birine bir şey olmasına izin vermeyeceğim, söz veriyorum. Open Subtitles لذا أنا لن أسمح بحدوث أي شيء لكل منا أعدك بذلك
    Ve küçük, terli bir herifin kendimi kötü hissettirmesine izin vermeyeceğim. Open Subtitles ولن أترك رجل مبلل بالعرق مثلك أن يجعلني أستاء من ذلك.
    Bu anasını s.ktiğimin bu işi tekrar bozmasına izin vermeyeceğim. Open Subtitles ولن أدع ذلك الوغد يُفسد الأمر مرة أخرى هذه المرة
    O doğmamış çocuk gibi, onlar da benim bir parçam ve o pis ellerini torunuma sürmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles إنهم جزء مني.. كما هو الطفل الذي لم يولد جزء مني.. ولن اسمح لك بوضع يدك القذرة على حفيدي
    Konali'ye söyle haraç vermeyeceğim. Open Subtitles أخبرْ كونالي أنا لَنْ أَدْفعَ مال إبتزازه.
    Dostum, yıllar önce kızın teki elini kullandı diye beşlik vermeyeceğim. Open Subtitles لن أعطيك هاي فايف من أجل شيء حصلت عليه منذ سنة
    Sana vermeyeceğim, sana vermeyeceğim şu anki tanımlamamız seni memnun etmek için. Open Subtitles انا لن اعطيك, انا لن اعطيك انا لن اعطيك المعنى الآن لإرتياحك
    Bu hayali mahvetmene ve yarışmanın değerleriyle alay etmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أدعك تدهس ذلك الحلم، وتستهزئ بكل ما تعنيه تلك المسابقة.
    Bu hayatımın en güzel günü ve onu unutmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles هذا أفضل يوم على الإطلاق و لن أدعك تنسى ذلك أبداً
    Yeter artık. Bundan sonra bir daha numaramı hiçbir erkeğe vermeyeceğim. Open Subtitles هذا يكفي، لن أعطي رقمي أبداً لأي رجل آخر
    Bir iskelete de dönsen gitmene izin vermeyeceğim, tamam mı? Open Subtitles وأنا لن أتركك تذهب حتى لو كنت هيكل عظمي, أفهمت؟
    Ve ben de geçen seneki pozisyonundaki düşüşünün başkan yardımcısı olursan görevini etkilemesine izin vermeyeceğim. Open Subtitles و لنّ أدع هبوطكِ الوظيفيّ منالعامالسابق.. يؤثر على العمل الّذي أؤديه لكِ لو أصبحتَ نائب المدير.
    Size kodları vermeyeceğim. Zaten gerek yok. Open Subtitles ـ لن أمنحك الكود السري ـ لا تحتاج لفعل ذلك
    Gösterişli birkaç taş için ölmesine izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنا لا ستعمل دعه يموت لبعض الصخور لامعة ذلك،
    Sana söylüyorum, bu kayıtları direktörden başka kimseye vermeyeceğim. Open Subtitles أنا لن اعطي تلك الشرائط لأي شخص سوى المدير
    Ona hiçbirşey vermeyeceğim. Olmaz Jose. Cana yakın olan sensin. Open Subtitles لن أعطيه أى شيء أنتى الودودة هنا , أعطيه أنت
    Oldukça ikna edici yöntemler uyguladığınız toplama kampında o isimleri vermediysem, elbette şimdi de vermeyeceğim. Open Subtitles لم أكن أعطيكم الأسماء في المعسكر حيث لديكم وسائل الإقناع الهائلة. فبالتأكيد لن أعطيها لك الآن.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد