| Ha bir de balık asalağının mukus üretme videosunu izledim. | Open Subtitles | أوه، أنا شاهدت الفيديو من المخاط سمك الجريث إنتاج و |
| Birkaç yıl önce, video oyunlarının tarihi hakkındaki bu eğitim videosunu yaptım. | TED | قبل عدة سنين أعددت هذه الفيديو التعليمي عن تاريخ ألعاب الفيديو. |
| Birisi kendi "Buns of Steel*" videosunu yapıyor. | Open Subtitles | يبدو أن أحدهم يتبع تعليمات شرائط الفيديو |
| Onun eski bir versiyonunun videosunu göstereceğim. Bir dakika uzunluğunda. | TED | وانا ذاهب الى عرض شريط فيديو من النسخة القديمة منه. الذي هو دقيقة واحدة فقط طويلة. |
| Düğünün videosunu yeni izledim; çekim berbat. | Open Subtitles | حاولت ان اشغل شريط حفل الزفاف وكان سيئ للغاية |
| Gaz çıkartan ve ağaç dalından düşen panda videosunu gördünüz mü? | Open Subtitles | هل رأيتم فيديو الباندا وهو يطلق الريح ويقع من الشجرة ؟ |
| Katrina, b.ktur. O daha yeni Ginuwine'ın videosunu yaptı. | Open Subtitles | كاترينا هي هراء لقد قامت بفيديو جنيويني الجديد |
| Önerdiğin gözetim sistemi videosunu inceledim. | Open Subtitles | لقد رأيت مسلسل 7500 على الفيديو , نظام المراقبة الذى اقترحته |
| Fox Medya Şirketi'ne, arkadaşının ölüm videosunu satmayı teklif ettiğin e-mail'in bir kopyasını bulduk. | Open Subtitles | حصلنا على النسخة بريد إلكتروني أخير أرسلت العرض لبيع الفيديو موت صديقك |
| Yeni efekt videosunu gördün mü? | Open Subtitles | أرأيت الفيديو المعروض ذو التأثيرات الرائعة؟ |
| Kitt, Billy'nin kumarhaneden ayrılış videosunu oynat. | Open Subtitles | كيت ، إعرض شريط الفيديو لبيلي و هو يترك الكازينو |
| Lütfen artık şu taşak kanseri videosunu gösterir misin? | Open Subtitles | هل لك أن تنتهي من عرض مقطع الفيديو الخاص بسرطان الخصية؟ |
| Haftaya Pazar'ki yemek toplantımızda göstermek için Cyclone'ların videosunu çekmeyi umuyordum. | Open Subtitles | أنا كن أتمنى ان أحصل على بعض الفيديو لفريقهم .. للعرض في الكنيسة الاحد القادم .. |
| Neden? Bak, bir amigo videosunu neyin iyi neyin kötü yaptığını bilmem. | Open Subtitles | انظر ، لا أعرف ما الذي يجعل الفيديو الخاص بالمشجعات جيداً أو سيئاً |
| Oyunumuzun videosunu internette yayınlayacağım. Mesaj bir virüs gibi yayılacak. | Open Subtitles | سأضع تسجيل الفيديو لمباراتنا على الإنترنت, و ستنتشر الرسالة كالنار في الهشيم |
| Bayan Raber Amanda'nın videosunu ipad'de bıraktı. | Open Subtitles | لقد تركت الفيديو الذي عن أماندا في الآي باد |
| Anlaşılan, münazara videosunu yayınladığımız için yapılmış | Open Subtitles | على مايبدو للانتقام منا على نشر الفيديو. |
| Düğünün videosunu yeni izledim; çekim berbat. | Open Subtitles | حاولت ان اشغل شريط حفل الزفاف وكان سيئ للغاية |
| Ben dönene kadar bu sene ölen kişilerin videosunu yayınla. | Open Subtitles | قم بعرض شريط ٍ عن الأشخاص الذين توفوا هذا العام حتى أعود |
| Bana Kurbin Storm'un videosunu veren şu Nazi koleksiyoncusu adamın adresini verebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك ارسال عنوان تذكارات الرجل النازى من اعطانى فيديو كوربين ستيرم ؟ |
| Sadece, sabah izlediğim bir yavru kedi videosunu düşünmeye başlamıştım da. | Open Subtitles | بدأتُ أفكّرُ بفيديو لقطّة رأيته على الإنترنت صباحاً. |
| - Kusura bakma dostum. Bu sayılmaz. - Çünkü videosunu çekmeliyiz. | Open Subtitles | آسف يا صديقى ولكن هذا لا يحتسب ولكننا سنشاهده بالفيديو |