İşten sonra William'la buluşacağım sonra neler olacağını kim bilir? | Open Subtitles | أنا قاء وليام بعد العمل، وبعد ذلك، من يدري؟ |
Bekaretini Fatih William'la kaybetme şansı herkesin eline geçmiyor sonuçta. | Open Subtitles | حسنا . ليس كل شئ يمكن ان تفقدى عذريتك الى وليام المحارب |
En başından asla William'la yatmazdım eğer seninle mutlu olsaydı. | Open Subtitles | انا لم اكن لاقيم علاقة مع وليام في الأساس اذا كان سعيدا معك |
Sadece William'la çözülmemiş meseleleri olan kafası karışmış bir hayalet. | Open Subtitles | إنه فقط شبح متوهم لديه مسألة عالقة مع ويليام |
William'la çıkarken, ikinci yada üçüncü randevumuzda beni deniz ürünleri yapan bir restorana götürdü ve o günün akşamı çok ciddi şekilde bir zehirlenme yaşadım. | Open Subtitles | اتذكر عندما كنت في موعدي الثاني او الثالث مع ويليام ولم اكن اعرفه فعلا حتى الان اخذني لمطعم مأكولات بحريه |
Karsten da Magnus'u William'la beraber sirke davet etti. | Open Subtitles | لورا في بيت ايدا ومارغس ذهب للسيرك مع ويليام |
O tepede William'la birlikteyken aether'dan oluşan adamları Nathan'ı öldürecekti ama sen onları durdurdun. | Open Subtitles | عندما كنت على ذلك التل مع وليام عندما حاول رجاله قتل نايثن بواسطة الاثير قمت بإيقافهم |
William'la, kendisi kocam olur... birbirimizi öyle severdik ki, tek bir kişi gibiydik. | Open Subtitles | وليام هذا اسم زوجي كنا نحب بعضنا |
William'la ben, Eugene hakkında ilk kez o zaman bilgi sahibi olduk. | Open Subtitles | هذا كان أول مرة "وليام" وأنا "عرفنا بشأن "يوجين |
Ya William'la olduğu gibi birbirinizle bağlantılıysanız? | Open Subtitles | ماذا لو كنت مرتبطة مثل وليام ؟ |
Samantha dansa gitmek için William'la buluştu. | Open Subtitles | التقى سامانثا وليام لالرقص. |
Belki Prens William'la. | Open Subtitles | ربما الأمير وليام. |
William'la... konuşmayı çok özleyeceğim. | Open Subtitles | ... أنا سأفتقد كثيرا التحدث مع وليام |
Bence William'la Judy hafta sonu babamı getirsin. | Open Subtitles | أعتقد على (وليام) و (جودي) إحضاره هنا في نهاية هذا الإسبوع |
William'la çıkıyorum. | Open Subtitles | أنا أواعد وليام |
William'la birlikte kahvaltı ettiğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظنتت انك قلت انهم يحظون بطعام الافطار مع ويليام |
Kaseti gösterdim onlara ve William'la da konuştum. | Open Subtitles | لقد أريته الشريط وتحدثت مع " ويليام " على مدى |
William'la konuşmanızın zamanı geldi. | Open Subtitles | حان وقت حديثك مع ويليام |
Seni William'la birlikte gördüğümde merak etmeden duramadım çünkü kaç yaşında ki? Dokuz falan mı? | Open Subtitles | {\pos(190,220)} رأيتك مع (ويليام)، ويصعب ألّا أتساءل لأنّه تقريبًا بالـ 10 عمرًا؟ |
"William'la aramız her zamankinden de iyi." | Open Subtitles | الأمور مع ويليام "أفضل من أي وقت مضى"؟ |