- Wren söylemedi, ben de sormadım. - Ve "Sırada Hanna var" | Open Subtitles | رين لم يخبرني ، لذلك لم أسئله و هانا هي التاليه ؟ |
Onlara nasıl dokunabilirler, çünkü onlara dokunan hayat bu, Wren. | Open Subtitles | كيف يمكنهم ذلك لأنها الحياة التي قدمت لهم يا رين |
Merhaba, Melissa. Ben Wren. Hoperlör açık. | Open Subtitles | مرحباً ميليسا ، أنا رين أنتي على المكبر الصوتي |
Büyük Yangın 1666'da Londra'nın merkezini yerle bir ettiğinde Hooke, mimar Christopher Wren'le işbirliği yaparak şehri yeniden tasarlayıp inşa etti. | Open Subtitles | بعد أن دمر الحريق الكبير مركز لندن في 1666 تعاون هوك مع المهندس المعماري كريستوفر رين لإعادة بناء وتصميم المدينة |
Wren'in doğumu yaklaşırken, fark ettim ki, kendi alanımı bulmam gerekiyordu. | TED | لذا عندما اقتربت ولادة "ورين" أدركت أنني بحاجة إلى فسحتي الخاصة. |
Böylesine yüksek kafein seviyesine sahip bir atmosferde Halley ve Hooke, derin bir gizemi tartışmak için Christopher Wren'le buluştu. | Open Subtitles | في هذا الجو العالي الكافايين إلتقى هالي وهوك بـ كريستوفر رين لمناقشة أمر غامض جداً |
Fakat ne kadar uğraşırsa uğraşsın Christopher Wren bunu çözmeyi başaramamıştı. | Open Subtitles | ولكن حاول كل ما في وسعه ولم يحلها كريستوفر رين |
O kitap artık benim Bay Wren. Hesaplamayı yapmayı çoktan başardım. | Open Subtitles | هذا الكتاب خاصتي يا سيد رين لقد أنجزت الحسابات بالفعل |
Dostlarımız Bay Wren ve Bay Hooke ile konuşuyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أتلكم مع أصدقائنا السيد رين والسيد هوك |
Ona, Mr. Wren'e ve sana, astronomi ile ilgili yeniden düşünmem için yaptığınız teşviklerden dolayı teşekkür ettim. | Open Subtitles | وضعت شكراً له وللسيد رين ولك أنت لحثي على التفكير مرة أخرى في الأمور الفلكية |
Bay Wren'in ona Winchester'da, Versay'ı gölgede bırakacak bir saray yaptığını biliyor musunuz? | Open Subtitles | أتعلمين ان السيد رين يبني له قصرا" في وينشستر لكي يفوق جمال فيرسالي |
Wren senin için Oxford'da çok saygı duyulan bir profesörle mülakatın için anlaşma ayarladı. | Open Subtitles | رين حصل لك على موعد لمقابله شخصيه مع بروفيسور في آكسفورد |
Birbirimize güvenebileceğimizi bilmek istiyorum Wren. | Open Subtitles | أريد أن أعرف أنه يمكننا أن نثق ببعضنا يا رين. |
Wren, misyonumuzu olduğu gibi görmüyor musun? | Open Subtitles | رين , ألا ترين أن بعثتنا جادة بما يكفي ؟ |
Wren, tamam mı bilmiyorum. Mektupta söylediğimi söyle. | Open Subtitles | رين , لا أعرف إن كان من المناسب أن أقول ما كتبتة بالخطاب أم لا |
Wren, dinle, Anthony öbür tarafa geçmek istiyor. | Open Subtitles | رين , إسمعيني انطوني يريد أن يعبر للجانب الأخر |
Mesela Chriistopher Wren'in Kralın Haçı örneğinde olduğu gibi: tonozların yapısal kuvvetlerinin doğrusal olarak eklemlendiğini görebilirsiniz, aslında gördüğünüz şey yapısal kuvvet ve biçimin ifadesidir. | TED | لذلك ،عبر أمثلة مثل صليب الملك لكريستوفر رين: يمكنك ان ترى أنَّ القوى الإنشائية للسقف المعقود تترجم لخطوط، بحيث أنك حقيقةً تري التعبير عن القوة الإنشائية والشكل. |
Sör Anthony Strallan, Leydi Wren'in partisindeydi. | Open Subtitles | السير "أنتوني سترالان" كان في حفلة الليدي "رين" |
Halley ve Wren yalan iddiaları hakkında... ...Hooke ile yüzleşmeye karar verdiler. | Open Subtitles | قرر هالي ورين أن يواجها هوك حول إدعاءاته الكاذبة |
İki sebepten dolayı buradayım. Bunlar benim iki oğlum Ford ve Wren. | TED | أنا هنا لسببين: هذان الشخصان هما أولادي٬ "فورد" و"ورين". |
Büyük Yangın 1666'da Londra'nın merkezini yerle bir ettiğinde Hooke, mimar Christopher Wren'le işbirliği yaparak şehri yeniden tasarlayıp inşa etti. | Open Subtitles | بعد أن دمر الحريق الكبير مركز لندن في 1666 (شارك (هوك) المعماري (كريستوفر ران لإعادة تصميم و بناء المدينة |