yörüngeler bu sonu gelmeyen yaratma ve yıkım döngüsünde itici güçtürler. | Open Subtitles | المدارات هي القوّة الدافعة وراء تلك الدائرة الأبدية من الخلق والدمار |
Atomun içindeki bir elektron yörüngeler arasında var olamaz. | Open Subtitles | في الذرة الواحدة, إلكترون واحد لا يتواجد بين المدارات |
Fakat böylesi sıçramaların daima bir ışık dalgası ürettiğini ve bu dalganın renginin de yörüngeler arasındaki enerji farkıyla eşleştiğini biliyoruz. | Open Subtitles | مانعرفه هو أن مثل هذه القفزات تُنتج دائما موجة ضوئية لونها يُقارب فرق الطاقة بين المدارات |
yörüngeler, bir yıldızı bile yok etme gücüne sahiptirler. | Open Subtitles | بوسع المدارات حتى أن تدمّر نجومًا بأكملها |
Öyleyse, niçin bizim sistemimizde yörüngeler oldukça düzgün ve dengeli bir şekilde bulunuyor? | Open Subtitles | إذاً ، لماذا مدارات كواكبنا منتظمة ومستقرة ؟ |
Böylelikle dairesel yörüngeler elde edersiniz. Eliptik yörüngeler elde edersiniz. | Open Subtitles | ،قد تكون المدارات دائرية قد تكون المدارات بيضاوية |
Tüm yörüngeler yerçekimi ve hareket arasında bir dengedir. | Open Subtitles | كافة المدارات هي توازن بين الجاذبية والحركة |
Ve böylece bunlar Güneş sistemimizde bazı en aşırı yörüngeler olabilirler. | Open Subtitles | وقد تكون إحدى أعتى المدارات في النظام الشمسي |
Ancak güneş sistemimizin ötesine geçtiğimizde yörüngeler daha şiddetli bir hale gelirler. | Open Subtitles | لكن بالانتقال وراء نظامنا الشمسي تصير المدارات أكثر ضراوة |
yörüngeler o denli şiddetli olurlar ki yıldızlarını parçalarına ayırırlar. | Open Subtitles | ،تصير المدارات أكثر عنفًا إنها تمزّق أجزاءً من النجوم |
Eğer aşırı yörüngeler ve aşırı çekim gücü hakkında konuşmak isterseniz kara deliklerden bahsetmelisiniz. | Open Subtitles | لو أردتم الحديث عن المدارات الضارية والجاذبية الهائلة فإنكم تتحدّثون عن الثقوب السوداء |
Ve burada, derin uzayda en güçlü halde yörüngeler bulunur. | Open Subtitles | هنا في أغوار الفضاء تكون المدارات في أوج قوّتها |
Ancak aynı zamanda da aşırı yörüngeler çarpışan galaksiler demek. | Open Subtitles | لكن المدارات الضارية تعني مجرّاتٍ متصادمة |
Atomun içindeki bir elektron yörüngeler arasında var olamaz. | Open Subtitles | في ذرة، هذا الإلكترون لا يوجد بين المدارات |
Fakat böylesi sıçramaların daima bir ışık dalgası ürettiğini ve bu dalganın renginin de yörüngeler arasındaki enerji farkıyla eşleştiğini biliyoruz. | Open Subtitles | ما نعلمه هو أن مثل هذه القفزات تسبب إطلاق موجات ضوئية ويناسب لونها فرق الطاقة بين المدارات |
Eğer bunun daha çocukken eliptik yörüngeler hakkında edindiğimiz bir yanlış kavramadan kaynaklanıp kafamıza yerleşen bir deneyim olduğunu söylersem? | TED | ما الذي ستفعلوه إذا علمتم أن الناس كان لها هذا الإعتقاد الخاطئ، أليس كذلك، فى رؤوسهم، حول المدارات البيضاوية بسبب تجاربنا كأطفال؟ |
En meşhur yanlış tahmin Percival Lowell'den gelmişti, Uranüs ve Neptün'ün hemen ötesinde bir gezegen olduğuna ikna olmuştu, bu yörüngeler ondan karmaşıktı. | TED | لقد كان أشهر هذه الحسابات الخاطئة على الإطلاق مصدرها العالم الأمريكي، بيرسيفال لويل، الذي قال بحتمية وجود كوكب وراء أورانوس ونبتون، وأن هذا الكوكب لا يلتزم تلك المدارات. |
yörüngeler, ki bunlar uzayda çekirdeğin etrafındaki boşluklardır çekirdeğe daha yakın olanlar düşük enerjidir ve çekirdeğe daha uzak olanlar yüksek enerjidir. | Open Subtitles | وهي مناطق في الفضاء ...حول النواة المدارات الأقرب للنواة ...تلك طاقتها أقل والمدارات الأبعد هي الأعلى طاقة |
Sonraki yıllarda yapılacak olan başka keşifler bu eksantrik yörüngelerin evrende yaygın olduğunu gösterecek ve bizim Güneş Sisteminde görülen dairesel yörüngeler ise seyrek kalacaktır. | Open Subtitles | المزيد من الاكتشافات خلال السنوات العشر التالية تظهر أن المدارات ذات الشذوذ المركزي شائعة في الكون في حين أن المدارات الدائرية في مجموعتنا الشمسية تبدو نادرة |
yörüngeler her şeyi bir arada tutuyorlar aynı zamanda hepsini kopararak ayırıyorlar. | Open Subtitles | تعمل المدارات على ربط كل شئ وحلّها |
Öyle yörüngeler keşfettik ki bunların mümkün olabileceklerini bile bilmiyorduk. | Open Subtitles | اكتشفنا مدارات لم نكن نعلم حتى بإمكانية وجودها |