Yani, diyelim ki ikimizin ilişkisi yürümedi ve Emma sana dönmeye karar verdi. | Open Subtitles | أقصد , لنفترض انه لن ينجح الأمر بيينا , واختارت أن ترجع لك |
Fakat onunla ilişkimiz pek de yürümedi. Tanrı bana çok fazla suç yükledi. | Open Subtitles | ولكن الأمر لم ينجح فالرب جعلنى أشعر بالذنب كثيرا من جديد |
Demek istedigim, hiç yürümedi ama birdenbire sanki kendine geldi, degisti. | Open Subtitles | انا اعني انه كان مستحيل ان ينجح ولكن فجأة ظهر مرة اخرى و قد تغير |
İyi bir fikirdi ama yürümedi. | Open Subtitles | كانت لديكِ فكرة جيدة ولم تنجح هذاكلما في الأمر. |
Biliyor musun Cody, bir zamanlar ben de aşık oldum. yürümedi ama. | Open Subtitles | أتعلم أنني كنت مغرمة في الماضي لكن لم تنجح تلك العلاقة |
Ama işler öyle yürümedi. Ne diyebilirim ki? | Open Subtitles | .و لكن هذا الأمر لم يفلح ماذا تريدني أن أقول؟ |
Belki senin evliliğin yürümedi... çünkü partinde çok fazla eğlenmiştin. | Open Subtitles | ربما لم ينجح زواجك لأنك استمتعت كثيرا فى الحفلة |
yürümedi çünkü Deena memnun edilmesi imkansız birisiydi. | Open Subtitles | زواجى لم ينجح لأنه كان من المستحيل إرضاء دينا |
yürümedi. Yollamak zorunda kaldık. İşleri batırdı. | Open Subtitles | لم ينجح الأمر بالنهاية طردناه، كان سيئاً |
Gitmeden önce birisiyle görüşüyordum. Ama, yürümedi. | Open Subtitles | كنت أواعد واحدا قبل مغادرتي ولكن ذلك لم ينجح |
Yapma, biliyorum aramazdaki şey yürümedi, ama bizim bir ilişkimiz vardı. | Open Subtitles | بربك .. اعلم ان ذلك لم ينجح بيننا ولكن نحن كان عندنا علاقة |
Onu en iyi arkadaşı için terk ettim. Sonra da ilişkim yürümedi. | Open Subtitles | لقد هجرتها مع أعز صديقاتها ولكن لم ينجح الأمر |
Sevgilisi değilim. Bir ara çıkmıştık ama yürümedi işte. | Open Subtitles | لست حبيبته، تواعدنا لبعض الوقت لكن علاقتنا لم تنجح |
Alex'le ilişkimiz pek yürümedi. Marangozluk dersinde de birlikteyiz. | Open Subtitles | الأمور لم تنجح بيني و بين أليكس لدينا فرصة مع بعضنا |
Donmuş Çoğalıcı planınız pek yürümedi ha? | Open Subtitles | لذا أعتقد أن خطة تجميد الريبليكيتورز لم تنجح ؟ |
İşler Shinjuku'daki gibi yürümedi değil mi Zero? | Open Subtitles | إذاً لم تنجح خطتك مثلما حدث في شينجيكو , زيرو |
Madem o kadar kusursuz biriydi, neden yürümedi peki? | Open Subtitles | إذا كان مثالياً، فلمَ لم تنجح علاقتكِ معه سالفاً؟ |
Tamam, biraz konuştuk, birlikte baloya gitme ihtimalinden bahsettik ama yürümedi ve ben de bunu sorun etmedim. | Open Subtitles | , كان هناك بعض الكلام , احتمالية الذهاب إلى حفل العودة معاً , لكن الأمر لم يفلح و أنا لم امانع |
Ama yol katili çifti yüzünden plan yürümedi. | Open Subtitles | من الواضح أن هذا لم يفلح مع مزارع طريق الموت |
İlişkimiz yürümedi, harika birini bulmuşsun, ...ona hep destek olmuşsun ve evleniyorsunuz. | Open Subtitles | نحن لم ننجح, أنت وجدت شخص عظيم دعمت عملها و الآن ستتزوجون |
Biliyor musun, bu tuhaf, çünkü son ilişkim çok genç, kel ve atletik olduğum için yürümedi. | Open Subtitles | نعم هذا مضحك، لان آخر علاقة لي لم تفلح لأنني كنت شابا زيادة، بدون شعر ورياضي. |
Aramızdaki ilişki hiç yürümedi. | Open Subtitles | جاك. هو لَنْ حَسبَ بيننا. |
Tamam, işler planlandığı gibi yürümedi, ama eve gidip yeniden gruplaşıp yarın onlara sert vuracağız. | Open Subtitles | حسنا، أعترف أن الأشياء لم تسر كما خططت لها سوف نذهب للبيت ونستجمع قوانا ونضربهم غدا |
Biliyorum son anlaşmamız yürümedi, ama bunu affettirmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أن عملنا الأخير لم يسر على ما يرام ولكنني أنوي تحسين ذلك |
Hayır! İlişkimiz vardı ama yürümedi ve bitti ama hala beni beğeniyor. | Open Subtitles | لا كان بيننا شئ ، و لم يستمر و انتهى ، لكنه مازال معجب بى |