Ben 15 yaşındayken sıradan bir gündü sıradan evimde ve sıradan hayatımda bir şey beni balkonun kenarına itti. | Open Subtitles | الان , عندما كنت في الـ 15 و قد كان يوماً عادياً في منزلي المعتاد و في حياتي المعتادة |
Benim senin yaşındayken olduğumdan çok daha güçIü bir oyuncusun. | Open Subtitles | انت لاعب شطرنج اقوى مني عندما كنت في مثل عمرك |
9 yaşındayken, babam beni bir eş bulmam için Merkitlere götürüyordu. | Open Subtitles | بعمر التاسعه اصطحبني ابي الي قبائل المركيت للبحث عن عروس ملاءمه |
Dokuz yaşındayken annesiyle babasını kaybetti ve ailem onu yanımıza aldı. | Open Subtitles | لقد فقدت ابويها وهى بعمر التاسعة وقد قامت عائلتى بالأعتناء بها |
Bu sırada savaş devam ediyordu ve babam 15 yaşındayken annesi öldürülmüştü. | TED | واثناء فترة الحرب توفيت والدته عندما كان بلغ ال 15 من عمره |
Çok önceleri --aslında ilk seferime henüz 17 yaşındayken çıkmıştırm. | TED | في الواقع, أول بعثاتي كانت في سن 17 من عمري. |
Yalnız değilsin. Senin yaşındayken, ...ben de kendimi dışlanmış hissederdim. | Open Subtitles | لست وحيداً، حين كنت بعمرك شعرت و كأني غريب أيضاً. |
Biliyor musun, senin yaşındayken çok daha iyi içme oyunları vardı. | Open Subtitles | أتعلم, عندما كنت في عمرك كانت لدينا ألعاب أفضل بكثير للشرب |
-Lana senin yaşındayken spor araba çalmaktan daha kötü şeyler de yaptım. | Open Subtitles | لقد قمت بأعمال أسوء من سرقة سيارة رياضية عندما كنت في عمرك |
Ben senin yaşındayken, o kadar denize yakın yaşardım ki tadını alabilirdim. | Open Subtitles | عندما كنت في سنك .. كنت أعيش بجانب البحر ، وأتذوق مياهه |
2001 yılında 17 yaşındayken, uyuşturucu ve silah bulundurmadan hapiste kalmış. | Open Subtitles | تم حبسها في عام 2001 بعمر السابعة عشر لحيازتها المخدرات والأسلحة |
On dokuz yaşındayken ailenin çiftliğini terk ettiğin gün yaşananları anlatsana. | Open Subtitles | صفي الأحداث بذلك اليوم الذي تركتي فيه والديك بعمر الـ 19 |
On dokuz yaşındayken ailenin çiftliğini terk ettiğin gün yaşananları anlatsana. | Open Subtitles | صفي الأحداث بذلك اليوم الذي تركتي فيه والديك بعمر الـ 19 |
Oğlum sekiz yaşındayken, ...iki çocuk, sırf farklı olduğu için, onu hırpalamıştı. | Open Subtitles | حين كان ابني بالثامنة من عمره, تعرض له صبيان لأنه كان مختلفاً. |
Gerçekten de okula gittiğim ilk gün, altı yaşındayken teknik olarak yetersiz beslendiğim için özel bir beslenme programına dahil edildim. | TED | بالفعل في أول يوم عند ذهابي للمدرسة في سن السادسة وضعت في برنامج مخصوص للتغذية لانني كنت مصاب بسوء التغذية فعلياً |
Senin yaşındayken sokakta sutyenlerinde çengelli iğne olan Fransız yavrularını götürürdüm. | Open Subtitles | عندما كنت بعمرك أكلت من العربات بالشارع ونمت مع قذرات كن يستخدمن دبابيس ليُثبتوا صدرياتهن |
Ama hiç kimsesi yokmuş. Hatta kendisi de 3 yaşındayken ölmüş. | Open Subtitles | اتضح أنه ليس لديه و قد مات عندما كان في الثالثة |
İnanıyorum ki, onbeş yaşındayken Kuzey Afrikada silah altına alındım. | Open Subtitles | أعتقد بأنني جُندتُ خارج شمال أفريقيا عندما كان عمري 15 |
14 yaşındayken, 60 yaşında bir adamın üçüncü karısı olmuş ve 18'ine gelmeden, üç çocuk annesi boşanmış bir kadındı. | TED | في عمر الـ 14 أصبحت الزوجة الثالثة لرجل في الـ 60 وفي عمر الـ 18 أصبحت أما مطلقة لثلاث أطفال |
Ben büyük bir erkek hayranıyımdır. 16 yaşındayken erkekleri umursamadan hamile kalamazsın zaten. | Open Subtitles | الفتى عظيم أنتي لاتتوقعي أن يكون العمر 16 غير مبالى من قبل الشبان |
Ondan sonra annem iki yaşındayken, Macar Devrimi yüzünden Macaristan'dan kaçmaya karar vermişler. | TED | ولمّا بلغت أُمي الثانيه من عمرها، احتدمت الثوره الهنغاريّه، فقرروا أن يهربوا. |
Altı yaşındayken bir gün balta girmemiş ormanlar hakkında bir kitap okumuştum. | Open Subtitles | ذات مرة، عندما كنتُ في عمر السادسة قرأتُ كتاباً عن الغابة البدائية |
Sen bir yaşındayken akıl hastanesinde ölmüş. | Open Subtitles | لقد ماتت داخل المصحة عندما كنت فى الواحدة من عمرك |
Ben 10 yaşındayken babamın öldüğünü söylemiştim ya. Aslında ölmedi. | Open Subtitles | أخبرتك أن أبي مات وأنا في العاشرة، هو لم يمت |