ويكيبيديا

    "yaşıyorsunuz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تعيشون
        
    • تعيشين
        
    • تعيشان
        
    • تسكن
        
    • تسكنين
        
    • تقيم
        
    • عشت
        
    • تعيش في
        
    • احياء
        
    • أنت تعيش
        
    • تقطنين
        
    • تقطن
        
    • تعيشي
        
    • تسكنون
        
    • تَعِيشُ
        
    Altınları alıp kaçıyorsunuz sonra da, hala sokak köpekleri gibi yaşıyorsunuz. Open Subtitles تفعلون هذا ،لأجل شاحنه مليئه بالذهب ولا تزالون تعيشون كالكلاب الضالة.
    Taş üstüne taş koyup ev yapıyor, pislik içinde yaşıyorsunuz. Open Subtitles إنّكم تضعون حجراً فوق الآخر ومن ثم تعيشون على قذارتكم.
    Bayan Dashwood, Devonshire'da yaşıyorsunuz! Open Subtitles أعتقد أنك تعيشين في ديفونشاير يا آنسه داشوود؟ نعم
    Patnos burunlu çocuklarınla evimde bedava yaşıyorsunuz. Open Subtitles أنت خرقـاء كبيرة عديمة الفائدة تعيشين بالمجـان تحتي سـقفي ومعكِ حفنـة من الأطفال السفهاء
    Sizinle ilgili bir sorun var, çünkü bir kadın bedeninde yaşıyorsunuz. Open Subtitles لديكما يا أولاد مُشكلة لأنكما تعيشان فى جَسَد اِمرأة.
    Baban ise müteahhit ve bir çiftlik evinde yaşıyorsunuz. Open Subtitles والدك يعمل بأعمال البناء وأنت تسكن في بيت ريفي , كيف أبليت؟ 229 00: 19:
    Sen, Skipper ve sizin gibiler eğlence dünyasında yaşıyorsunuz. Open Subtitles انت و سكيبر و كثيرون مثلكم تعيشون فى عالم الصغار
    Sen, Skipper ve sizin gibiler eğlence dünyasında yaşıyorsunuz. Open Subtitles انت و سكيبر و كثيرون مثلكم تعيشون فى عالم الصغار
    Neden sanki savaştaymışız gibi yaşıyorsunuz? Open Subtitles لماذا تعيشون أيها الشباب وكأنه هناك حرب؟
    Ben, Marge ile domuz gibi çamurdan bir arı kovanında hapsolmuşken, sen ve Maude süslü kalenizde krallar gibi yaşıyorsunuz. Open Subtitles الأمر فقط انّك ومود تعيشون معًا عيشة ملكية في قصركم الخيالي بينما لدي مارج محبوسة هناك مثل الخنزير باناء من الطين
    Çünkü bunca zamandır onunla günah olduğunu bile bile yaşıyorsunuz. Open Subtitles السبب سيدتي, أنك لا تقبلين أنك تعيشين في خطيئة معه طيلة هذا الوقت
    West Willage'de yaşıyorsunuz, bu yüzden başka park yeri bulabilirsiniz. Open Subtitles إذاً فأنت تعيشين بهذا الحي الراقي و يمكنك تحمل نفقات تأجير مرآب.
    Bu hayvanlar dört bir yanı sarmışken, bu gürültü ve kokuyla nasıl yaşıyorsunuz? Open Subtitles كيف تعيشين هنا برفقة هذه الحيوانات القذرة ؟
    Örneğin, niye burada yaşıyorsunuz? Open Subtitles علي سبيل المثال، لماذا كنتما تعيشان هنا؟
    Tüm saldırılar boyunca hiç yardımınız olmuyor. Sadece o sığınağa gidip yaşıyorsunuz. Open Subtitles لا فائدة منكما عند الغارة كأنما تعيشان في ملجأ و أنا من يهتمّ بكلّ مافيه
    - Bu civarda mı yaşıyorsunuz? Open Subtitles أه أوه ، هل تسكن بالقرب من هنا ؟
    Burada mı yaşıyorsunuz? - Burada ne işin var? Open Subtitles ـ إذاً، هُنا حيث تسكنين ـ ماذا الذي تفعله هُنا؟
    Böylece, birisi sana der ki: "Bir saniye bekle. Aracınızda yaşıyorsunuz?" Open Subtitles عندها, عندما يقول لك أحدهم أنك تقيم في سيارتك؟
    İpucu vereyim. O şehirde yaşıyorsunuz. Open Subtitles سوف أساعدكم قليلا ، هي مدينه قد عشت بها
    Aynı zamanda yerçekimsiz ortamda yaşıyorsunuz. TED كما أنك تعيش في حالة انعدام للوزن، عائماً.
    Çok şükür yaşıyorsunuz, çünkü rüyamda sizi öldürüyordum... Open Subtitles حمداً لله أنكم احياء ... لأنى حلمت أنى قتلتكم
    - Ben onunla anlaştım bile. - Hayal aleminde yaşıyorsunuz. Open Subtitles لقد عقدت بالفعل اتفاقاً معه أنت تعيش فى حلم
    Hanımefendi, güzel bir evde yaşıyorsunuz, yerleriniz tertemiz, çeşme suyuna tenezzül bile etmezsiniz ve Sevgililer Günü'nde çiçeğiniz eksik olmaz... Open Subtitles سيدتي أنت تقطنين في منزلك الجيد تنظفين الأرضية بزجاجات الماء و الأزهار بمناسبة عيد الفالنتاين
    Peki, bizde apartmanın numarası var siz de burada yaşıyorsunuz. Open Subtitles حسنـًا، لدينا رقم هاتف المبنـى وأنت، تقطن هنـا
    - Yani burada tek başınıza mı yaşıyorsunuz? Open Subtitles إذن أنتِ تعيشي هنا وحدك ؟
    Brooklyn'deki en kötü mahallede yaşıyorsunuz. Open Subtitles حسناً أنتم تسكنون في أسوء حي في بروكلين لا يوجد حتى
    Ne zamandır burada yaşıyorsunuz? Open Subtitles منذ متى وأنت تَعِيشُ هنا؟ ثلاثة شهورِ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد