Ama senin öldüreceğin kişiler ya da yapacağın şeylere yaşamayacağım. | Open Subtitles | لكنّي لن أعيش بذنب قتلاكِ أو بما سيحيقكِ به ذلك |
En son sefer yaptığımız gibi yapamam, mülteci gibi yaşamayacağım. | Open Subtitles | لا يمكنني فعل ما فعلناه المرة الماضية، لن أعيش كاللاجئين |
O zaman artık onsuz yaşamayacağım. Güzel. Çok güzel. | Open Subtitles | إذاً , فلن أعيش طويلا بدونه جيد , جيد جداً |
Bu yüzden artık bundan sonra senin oğlun olarak yaşamayacağım. | Open Subtitles | لذا من الآن وصاعدا لا اخطط أن اعيش كابن لك |
Ama şu an, olmadan yaşamayacağım tek şey sensin. | Open Subtitles | ولكن الآن الشىء الوحيد الذى لا يمكننى أن أعيش بدونه,هو أنت |
Şey, burası muhtemelen yaşamayacağım bir sokak. | Open Subtitles | حسناً, هذا الشارع الذي من الأكيد لن أعيش فيه |
PL Grubun tek oğlu olarak ben ölümüne açlık çeksem bile sizin gibi yaşamayacağım. | Open Subtitles | ،بصفتي الابن الوحيد لمجموعة بي إل حتى ولإن مِتُ جوعاً، فلن أعيش مثلكم يا رفاق |
Ama yarından itibaren burada yaşamayacağım. | Open Subtitles | و لكن أعتباراً من الغد أنا لن أعيش هنا بعد الآن |
Ama yarından itibaren burada yaşamayacağım. - İşte hazır. | Open Subtitles | و لكن أعتباراً من الغد أنا لن أعيش هنا بعد الآن |
Bebek bezinden çıktığını görecek kadar uzun yaşamayacağım. | Open Subtitles | لن أعيش طويلاً كفاية لأراها تتخلى عن حفاظاتها |
Gen dizilimi belki bir gün işe yarayabilir ama ben o kadar uzun yaşamayacağım. | Open Subtitles | إعادة ترتيب التسلسل الجيني قد ينجح بيوم ما لكني لن أعيش لتلك المُدة |
Mireille tekrar yaşamayacağım. Asla! | Open Subtitles | أنا لن أعيش أبداً من جديد, ميريل, أبداً |
- Sana söylüyorum, insanların kuzenleriyle evlenmesini yasaklayan bir kasabada yaşamayacağım. | Open Subtitles | -لن أعيش بمدينة تمحو حق الرجل من الزواج ببنات أعمامه |
Çocuklarımdan daha fazlasını görecek kadar uzun yaşamayacağım. | Open Subtitles | ربما لن أعيش أطول لأرى المزيد من أولادي |
- Ben sonsuza dek yaşamayacağım. | Open Subtitles | أعلم أيها الرئيس لن أعيش للأبد |
Bak, Adın Her Neyse, bir yabancı ile yaşamayacağım. | Open Subtitles | "اسمع يا سيد "أيا ً كان اسمك لن أعيش مع غريب |
Senden uzun yaşamayacağım, bırak istediğim gibi öleyim. | Open Subtitles | لقد مررنا بكل هذا . انا لن اعيش اكثر منك وهذا الامر نهائي. |
Yemin ederim! Bir daha asla pansiyonda yaşamayacağım! | Open Subtitles | اقسم اننى لن اعيش فى سكن طالبات بعد اليوم |
Yemin ederim! Bir daha asla pansiyonda yaşamayacağım! | Open Subtitles | اقسم اننى لن اعيش فى سكن طالبات بعد اليوم |
Henüz kim olduğumu ya da ne olduğumu bilmiyor olabilirim, ama bir daha kimseden korkarak yaşamayacağım. | Open Subtitles | -لعلّي لا أعلم هويّتي وماهيّتي بعد لكنّي أعلم أنّي لن أحيا في خوف من أيّ أحدٍ مجددًا قطّ. |
Aynı şeyleri tekrar yaşamayacağım. | Open Subtitles | فأنت لوحدك، لن أخوض ذلك مجدداً. |
Bunu tekrar yaşamayacağım. | Open Subtitles | لن أمر بهذا مرة أخرى |