Durumu, annenle yakınlaşmak için kullanmayacağım. | Open Subtitles | لن أقوم بإستغلال الموقف للإقتراب من والدتكِ |
Seninle öğle yemeğinde oturmak, ablana yakınlaşmak için yaptığım ince bir plandı. | Open Subtitles | كان جلوسي معك على الغداء جزءاً من خطة وضعت بعناية للإقتراب من أختك |
Kaminsky'yle yakınlaşmak için, Oksana'yı kullandı. | Open Subtitles | واستخدم أوكسانا لكي يقترب من كامنسكي |
Çünkü Mike'ın teklifini kabul etmedi sadece ona yakınlaşmak için öyle söyledi. | Open Subtitles | .لأنهُ لمْ يقبل بالفعل بعرض (مايّك)له .لقد فعلَ ذلك لكي يقترب منه |
Fobilerimi ve fantezilerimi bana yakınlaşmak için kullanıyorsun. | Open Subtitles | منذ سنوات وأنت تستخدم مخاوفي وتخيلاتي لتتقرب إلي |
yakınlaşmak için bir bahane. | Open Subtitles | "عذراً لتتقرب من أحد " |
Belki bu Genos-chan'a yakınlaşmak için bir fırsat olabilir. | Open Subtitles | ربما تكون فرصتي للتقرب من جينوس المركز 17 S المستوى بوري بوري السجين |
Danışmak ve yakınlaşmak için Ajan Coulson ve May de... | Open Subtitles | (تم استدعاء العميل (كولسون) و(ماي |
Erkeklere yakınlaşmak için cazibesini kullanıyor. Nen ile öptüğü kişiyi 180 dakikalığına kölesi yapıyor. Onlara vurulmuş gibi davranıyor ve ardından onları öpüyor. | Open Subtitles | تستخدم سحرها للإقتراب من الرجال، تتظاهر أنّها مهتمّة بهم ثم تقبلهم! |
Jax'e yakınlaşmak için elinden geleni. | Open Subtitles | (أي شيء ستفعله، لتتقرب من (جاكس |
Dawn'la yakınlaşmak için mi? | Open Subtitles | لتتقرب إلى (دون)؟ |
Belki Turner, Chaucer'ı Robert Pierce yakınlaşmak için kullandı. | Open Subtitles | ربما كان (تيرنر) يستخدم (تشاوسر) للتقرب من (روبرت بيرس) |
Danışmak ve yakınlaşmak için Ajan Coulson ve May de... | Open Subtitles | (تم استدعاء العميل (كولسون) و(ماي |