yakınmayı bırakıp halinize şükredin. İkiniz de. | Open Subtitles | إحصى نعم الله عليك وتوقف عن الشكوى , كلاكما |
yakınmayı bırakıp halinize şükredin. İkiniz de. | Open Subtitles | إحصى نعم الله عليك وتوقف عن الشكوى , كلاكما |
Öyleyse kalan zamanın için yakınmayı kes ve onu kullan. | Open Subtitles | إذاً توقف عن الشكوى بشأن الوقت المتبقي و ابدأ في استغلاله. |
Sahip olmadıklarım hakkında yakınmayı bırakıp diğerleriyle mutlu olmaya alışıyorum. | Open Subtitles | قررت التوقف عن الشكوى من الأشياء التى ليست لدي وبدأت بتقدير ما لدي |
Bill'den yakınmayı bırakıp, onun gibi olmaya başlayacağım. | Open Subtitles | كُفّي عن الشكوى من بيل ودعينا نحذو حذوه. |
yakınmayı kesecek misin! | Open Subtitles | هلّا توقفت عن النحيب و الشكوى ؟ |
yakınmayı bırak, dedim. Ve sessiz ol. | Open Subtitles | توقف عن الشكوى قلت أسكت |
yakınmayı bırak, dedim. Ve sessiz ol. | Open Subtitles | توقف عن الشكوى قلت أسكت |
Oh, yakınmayı bırak. | Open Subtitles | توقّف عن الشكوى |
- yakınmayı sürdürmek niyetinde misin? | Open Subtitles | -هل ستبقين الشكوى ؟ |