Başarıya ne zaman yaklaşsak berbat edecek bir şey yapıyorsun. | Open Subtitles | في كل مرة نقترب هكذا تقوم بشيء لتخرب الأمر |
Tüm gün avlandık ve hiçbir şey yakalayamadık, çünkü ne zaman bir şeye yaklaşsak hapşurarak onu korkuttun. | Open Subtitles | لقد قضينا اليوم كلّه نصطاد، ولم نمسك بأي شيء، لأنّ في كلّ مرّة نقترب من أيّ شيء تعطس وتُخيفه. |
Ne zaman yaklaşsak burnumuzun dibinden sıvışıyor. Sanırsın ki koruyucu bir meleği var. | Open Subtitles | وكلّما نقترب منه، يهرب منّا، وكأنّ لديه ملاكًا حارسًا. |
- Tehlikeli görünüyor. Dikkatli yaklaşsak iyi olur. | Open Subtitles | يبدو خطراً, يجب أن نقترب منه بحذر |
- Biz ona biraz daha yaklaşsak. | Open Subtitles | -لاازلت لا أستطيع سماعه -أظن أن علينا نحن أن نتحرك ... لنقترب منه قليلاً... |
Biraz daha yaklaşsak iyi olmaz mı sence? | Open Subtitles | أليس من الأفضل أن نقترب إلى حد ما؟ |
Ne zaman böyle yanına yaklaşsak, siktir olup başka yere gidecek. | Open Subtitles | كل مرة نقترب منه سينتقل إلى مكان آخر |
Ne zaman sana yaklaşsak, kaçıyorsun. | Open Subtitles | في كل مرة نقترب فيها منك تهربين |
Ne zaman yaklaşsak kaçıyorlar. | Open Subtitles | كُل مرة نقترب , يهربان |
Dikkatlice yaklaşsak iyi olacak. | Open Subtitles | لنقترب منه بحرص. |