Ve asıl mesele ise, tanımıyoruz diye yalan söyledikleri ölü adamın da bir hırsız olması. | Open Subtitles | وسيكون تخمين صحيح أن الرجل الميت الذي كذبوا بخصوص معرفتهم به.. أنه كان لص أيضا |
Onları bir hukuk bürosuna götürmüşler ve duruşmada yalan söyledikleri için bir kağıdı imzalayacaklarını söylemişlerdi. | Open Subtitles | واقتيدوا الى المكتب القانوني ووقعوا على ورقة تذكر انهم كذبوا أثناء المحاكمة |
Ebeveynlerin Jason ve Polly hakkında yalan söylediyse muhtemelen yalan söyledikleri daha fazla şey vardır. | Open Subtitles | لو كان أبويك كذبوا حول (جيسون) و(بولي) فعلى الأرجح قد كذبوا أيضًا حول المزيد |