Sahnede yalnız olacaksın. Dayanamazsın. | Open Subtitles | ستكون وحيداً فى الأضواء وأمثالك لا يستطيعوا تحمل ذلك الضوء |
Birkaç dakika yalnız olacaksın ve... yani evde desteğin olmayacak. | Open Subtitles | ستكون وحيداً للدقائق الأولى القليلة، ثمّ هذا هو، ستكون بدون إسناد في المنزل |
Ama bulup bulacağın şu ki, Don, koşuşturmaca sona erip kendi sırtını sıvazlamayı bıraktığında, hikâyeyi anlatacak kimse de kalmadığında şu an olduğun kadar yalnız olacaksın. | Open Subtitles | ولكن ما ستكتشفه يا (دون) هو أنّه بعد انتهاء فورة الحماس وبعد انتهائك من التربيت على ظهرك ولا يعد هنالك من تروي له الحكاية ستكون وحيداً كما هي حالك الآن |
Bu senin asla sahip olamayacağın bir şey çünkü her zaman yalnız olacaksın. | Open Subtitles | وهذا أمر لن تحظي به أبداً لأنّك ستكونين وحيدة دائماً |
Ama Priya, orada yalnız olacaksın. | Open Subtitles | لكن يا بريا, ستكونين وحيدة هناك |
Geceleri yalnız olacaksın. | Open Subtitles | ستكونين وحيدة في الليل |
Ama bulup bulacağın şu ki, Don, koşuşturmaca sona erip kendi sırtını sıvazlamayı bıraktığında, hikâyeyi anlatacak kimse de kalmadığında şu an olduğun kadar yalnız olacaksın. | Open Subtitles | ولكن ما ستكتشفه يا (دون) هو أنّه بعد انتهاء فورة الحماس وبعد انتهائك من التربيت على ظهرك ولا يعد هنالك من تروي له الحكاية ستكون وحيداً كما هي حالك الآن |
yalnız olacaksın. | Open Subtitles | ستكون وحيداً |
Sammy'nin mezuniyetinde yalnız olacaksın. | Open Subtitles | ستكونين وحيدة فى حفل ( تخرج ( سامى |
yalnız olacaksın. | Open Subtitles | ستكونين وحيدة |