ويكيبيديا

    "yalnızlığın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الوحدة
        
    • بالوحدة
        
    • العزلة
        
    • معتزلة
        
    Son zamanlardaki önemli bir çalışma bize yalnızlığın ne olduğunu açıkça söyledi. TED و دارسة بارزة حديثة أعطتنا تعريف واضح و جيد عن ما هي الوحدة
    O sıralar gerçekten yalnızlığın pençesindeydim. Bütün gün insanlarla iç içe olduğum hiç aklıma gelmedi. TED لقد كنت تحت قبضة الوحدة القاسية حينها، ولكنى كنت محاطًا بالناس طوال اليوم، لذا فلم يخطر هذا على بالي.
    Chicago Üniversitesi'nden Dr. Cacioppo gibi sosyal sinirbilimciler yalnızlığın çok tehlikeli olduğunu keşfettiler TED علماء الأعصاب الاجتماعي مثل الدكتور كاشيبو في جامعة شيكاغو، الذي اكتشف أن الوحدة خطيرة جدًا.
    Hikâyemizde, yalnızlığın birçok farklı dışa vurumunu gösteriyoruz. TED في قصَّتنا، نُقدّم أوجُهًا مختلفة ومتعددة للشعور بالوحدة.
    Gözlerin bana yalnızlığın gerçekte ne demek olduğunu bildiğini söylüyor.. Open Subtitles عينيك تخبرني بأنّك تعرف الشعور بالوحدة الحقيقية
    yalnızlığın iyi birşey olduğunu görmeye başlayın. TED ابدأوا بالتفكير في العزلة باعتبارها شيئا جيدا.
    "Çoğu yalnız insan hâl çaresine bakmaya çalışır yalnızlığın." Open Subtitles أكثرالناسوحدةيحاولوناكتشافذلك، عن الوحدة
    Her zaman yalnızlığın kaderin bir cilvesi olduğunu sanırdım. Open Subtitles لطالما ظننت أن الوحدة أمر لابد أن يتحمله الرجل
    yalnızlığın tüm vücudumda hissettiğim fiziksel bir acı olduğunu anlıyorum. Open Subtitles أجد الوحدة ألم ينهش كل شيء من حولي تستطيعين ان تحسي به في كل شيء حولك
    Saf matematik ve yalnızlığın diyarına hoşgeldiniz. Open Subtitles مرحبا بكم في الرياضيات البحتة, أرض الوحدة
    Bu lanet olası yalnızlığın bir insanın dünyada başına gelebilecek en kötü(keskin) acı olduğunu da biliyorsun aynı zamanda.. Open Subtitles أنت أيضاً تعرف بأن مثل هذه الوحدة أسوء ألم محتمل في العالم
    İşte yalnızlığın vatanı halis matematiğe hoş geldiniz. Open Subtitles مرحبا بكم في الرياضيات البحتة, أرض الوحدة.
    Hayatında bir sürü pişmanlık yaşamış ve yalnızlığın ne olduğunu bilen biri olarak hayal ediyorum. Open Subtitles أتصوّر أنّه شخص يعرف شعور الوحدة. أن يعيش حياة يسودها الندم.
    Onlar yalnızlığın ve çaresizliğin sonsuza dek süreceği yere gideceklerini biliyorlar. Open Subtitles حيث لن يلازمهما إلّا الوحدة واليأس أبد الآبدين.
    Her an korku ve yalnızlığın derinliklerinde buluyorum kendimi ama... Open Subtitles كل لحظة أجد نفسي في هاوية من الشعور بالوحدة والخوف، ولكن
    Yani ev yalnızlığın soğuk tabutu gibi. Open Subtitles أعني، أصبح المنزل مثل القبر البارد من الشعور بالوحدة.
    Sana gelince Zach, acaba yalnızlığın nasıl bir şey olduğunu hiç hissettin mi? Open Subtitles أما بالنسبة إليك يا زاك أتساءل إن اختبرت يوماً الشعور بالوحدة
    Gün gelir çoğu yalnız insan hâl çaresine bakmaya çalışır yalnızlığın. Open Subtitles أحيانا، أكثر الناس وحدة يحاولون التفكير بذلك -أقصد الشعور بالوحدة
    Bir çok araştırma, yalnızlığın arttığını, dayanışmanın, dürüstlüğün, sosyal ve kentsel katılımın ise azaldığını gösteriyor. TED العديد من الدراسات أظهرت زيادة في العزلة ونقص في التضامن، والأمانة والمشاركة المجتمعية والمدنية.
    yalnızlığın ve çılgınlığın eseri o! Ve tamamen delice. Open Subtitles إنها نتاج العزلة والهذيان إنها خطّة جنونيّة بالكامل
    Lanetinin adı "yalnızlığın Yıldızı" Open Subtitles والبلاء الذي واقعة تحتهُ يُدعى بِلهيب العزلة
    "yalnızlığın çığlığı, tek başına bıraktığı,..." Open Subtitles صرخة معتزلة ثقب اللحم بلدي،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد