Bütün bu güzellikler ve servet için sizin Çar'ı eleştirdiğimde Yanılmışım. | Open Subtitles | كنت مخطئاً عندما كنت أنتقد قياصرتكم على كل هذا الجمال والترف |
Arkadaş edineceğin kişiler konusunda yeterince seçici olacağını düşünmekle Yanılmışım. | Open Subtitles | كنت مخطئة في اعتقادي انك ستختارين اصدقائك |
İnsanları tanıdığımı bilmek hoşuma giderdi; ama senin hakkında Yanılmışım. | Open Subtitles | كنت احب كوني اعرف حقيقة الاشخاص لكنني كنت مخطئا بشأنك |
Bay Robie, hakkında Yanılmışım. Benim hakkımda da sen yanılmış olabilirsin. | Open Subtitles | مستر روبيه لقد أخطأت بحقك أعتقد أنك أخطات بحقى أنا أيضاً |
Ama Yanılmışım, hepsi bu. Haber falan yok. | Open Subtitles | لكنى كنت مخطئ , هذا كل ما فى الأمر لا توجد قصة |
Ben de senin yüreksiz bir köylü olduğunu sanmıştım ama Yanılmışım. | Open Subtitles | وأنا ظننتك قروىّ ضعيف الشخصية، لكنى كنتُ مخطئاً. |
Artık devletle hesaplaştığımı düşünüyordum, ama birkaç gün sonra anladım ki Yanılmışım. | Open Subtitles | تصورت أنني والحكومة تعادلنا لكن بعد أيام قليلة اكتشفت أنني كنت مخطئاً |
Köpürtme konusunda Yanılmışım. İlk kayıtta bir sürü güzel şey vardı. | Open Subtitles | كنت مخطئاً بشأن التصرف الغريب المرة الأولى كانت تحتوي على المطلوب |
Yanılmışım. Bunu size verecek olan ben değilim. | Open Subtitles | ولكنى كنت مخطئاً فأنا لا استطيع القيام بذلك |
Sana burada sığınacağın bir yer olduğunu söylemiştim. Yanılmışım. Sana sığınacak yer yok. | Open Subtitles | لقد قلت أنه يوجد هنا ملجأ لك لقد كنت مخطئة ، ليس لك ملجأ هنا |
Yanılmışım işte. Cinayet değilmiş. | Open Subtitles | حسناً، لقد كنت مخطئة لم تكن هذه جريمة قتل |
O kibirli değil. Yanılmışım. Onun hakkında tamamen Yanılmışım. | Open Subtitles | ليس فخوراً، لقد كنت مخطئة لقد كنت مخطئة تماماً بشأنه |
Aranızda dürüst biri olduğunu düşünmüştüm. Ama Yanılmışım. | Open Subtitles | كنت أحسب أن هناك رجل واحد أبيض بينكم ولكني كنت مخطئا |
Sana dün politikacı demiştim ve Yanılmışım. | Open Subtitles | انا قد دعوتك سياسيا بالأمس و.. أنا كنت مخطئا |
"Hayır, Yanılmışım. İki tarafta da dal varmış." dedi. | Open Subtitles | لا , انا كنت مخطئا لقد كان هناك غصن بالجهتين |
Senin ve ağabeyinin olaydan hiç bahsetmemenizi yaptığınızdan utanıyorsunuz diye algılamıştım ama Yanılmışım. | Open Subtitles | أخطأت في الاعتقاد أنّ عدم ذكرك المسألة أنت وأخيك عنى أنكما شعرتما بالخجل الملائم بسبب سلوككما |
Senin hakkında Yanılmışım. O paraya ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لقد أخطأت الظن بك الأمر ليس أننا نحتاج للمال |
İçeride güvenli olacağımı zannetmiştim, Yanılmışım, | Open Subtitles | ظننت اني سأكون في مأمن ان بقيت داخلا لكني كنت مخطئ |
- Almışlar. Bu kadar ileri gidebileceğini hiç sanmazdım. Yanılmışım. | Open Subtitles | لم أعتقد يوماً أنّك ستبلغ هذا الحدّ، كنتُ مخطئاً |
Sana "buraya dön" derken Yanılmışım. | Open Subtitles | كنت مخطئًا.. حينما أخبرتكِ بأن تعودي إلى هنا. |
Benim hoşlandığım şeylerden senin de hoşlandığını düşünmüştüm, ama Yanılmışım. | Open Subtitles | لقد افترضتُ بأنّ مايعجبني يعجبك أيضاً, لكن كنت على خطأ |
Çünkü o masada oturmak istediğimi sanıyordum ama, Tanrım, Yanılmışım. | Open Subtitles | لاني ظننت ان اذهب الى هناك لكن .. كنت مخطأ |
L davası, Richard hakkında Yanılmışım. Lt sona asla, ben biliyoruz. | Open Subtitles | لقد كنتُ مخطئة بشأن العراك يا ريتشارد لا يمكن إنهاؤه |
- Ölmediğine göre Yanılmışım. | Open Subtitles | بما أنكَ لم تمت، أعتقد أنني كنتُ مخطئًا. |
Onlar yüzünden burada olduğunuzu düşünmüştüm ama Yanılmışım. | Open Subtitles | لقد اعتقدت انكم هنا بسببهم. ولكنى كنت مخطئه |
Sanırım onun kindar ve açgözlü olduğu konusunda Yanılmışım. | Open Subtitles | أعتقد بأنني كنتُ مخطئةً بشأن كونها أمرأة محبة للأنتقام. |
Bu insanları bir tür küfün etkilediğini varsaymıştım ama Yanılmışım. | Open Subtitles | لقد افترضتُ أنّ ما يعاني منه هؤلاء الناس كان نوعاً من الفطريات، لكنّي كنتُ مُخطئاً. |
Bir fahişe, sinyor. Pekâlâ, Yanılmışım. | Open Subtitles | عاهرة يا سيدي حسنا ,انا اخطأت |