Onunla alakalı Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك خطب ما بها |
Yani Yanlış bir şeyler var. Ne oldu? | Open Subtitles | إذن هناك خطب ما ما هو؟ |
Fakat altında yatan varsayım aynıdır: Onlarla ilgili Yanlış bir şeyler var. | TED | ولكن الافتراض الأساسي هو نفسه: هناك شيء خاطئ فيهم. |
Bir dakika, Yanlış bir şeyler var. Neden sevişmek için bana baskı yapmıyorsun? | Open Subtitles | مهلاً، هناك شيء خاطئ لم لا تضغط عليّ من أجل إقامة علاقة؟ |
Nefesi fısıltıdan farksız. Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | تنفسه ليس أكثر من الهمس، ثمة خطب ما |
Bu evde olmak istemiyorum. Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | لا أريد أن اكون في هذا المنزل، هناك شيءٌ خطأ |
Yanlış bir şeyler var. Katie'nin büyüsü durdu. | Open Subtitles | ثمّة شيء غير طبيعيّ، سحر (كيتي) توقّف. |
Kesinlikle Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | بالتأكيد شيئاً ما خاطئ |
Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك خطب ما هنا |
Burada Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك خطب ما في الأمر |
İlmekte Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك خطب ما في عملية الدمج |
Chivery'de Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك خطب ما أصاب "شيفري". |
- Yanlış bir şeyler var. - Ne? Yanlış olan ne, Abdul? | Open Subtitles | هناك خطب ما - ماذا هناك يا (عبدول) ؟ |
Ne olduğunu bilmiyorum ama Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما هو عليه، ولكن هناك شيء خاطئ. |
"Yanlış bir şeyler var, Komiser. Mantıklı gelmiyor, Komiser." | Open Subtitles | هناك شيء خاطئ كابتن، انه ليس بمنطقي |
Bu odada Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | حَسناً، هناك شيء خاطئ بهذه الغرفةِ. |
Willow Sokağı'ndaki evde çok Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك شيء خاطئ جداً مع هذا البيت في شارع "ويلو" |
Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | ثمة خطب ما |
Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | ثمة خطب ما |
Bu evde olmak istemiyorum. Yanlış bir şeyler var. | Open Subtitles | لا أريد أن اكون في هذا المنزل، هناك شيءٌ خطأ |
Yanlış bir şeyler var. Lyla? | Open Subtitles | ثمّة شيء غير طبيعيّ، (ليلى)؟ |