Ama formülü özel hazırlanmış. - Molekül yapısının patenti alınmış. | Open Subtitles | إلّا أن هذه الصيغة مختلفة، البنية الجزيئيّة مسجّلة ببراءة اختراع. |
Ayrıca kemiklerin mikroyapısına da baktık. Burada Spinosaurus kemiklerinin iç yapısının çok sıkı ve aralıksız olduğu ortaya çıktı. | TED | وأيضًا ألقينا نظرة على البنية المجهرية الدقيقة للعظم، للهيكل الداخلي لعظام السبينوصور، وتبين لنا أنها غليظة جدا وصغيرة الحجم |
Araştırmacılar beynin karışık yapısının kilit rol oynadığını düşünüyorlar. | TED | يعتقد الباحثون أن تركيب الدماغ المعقد يلعب دورًا رئيسيًا. |
Bilimsel aygıtlar altta gömülü kaya yapısının deforme olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | الأجهزة العلمية توضح تركيب أن الصخرة التحتية مشوّهة، |
Afrika kıtasının problemi ve yardım endüstrisinin problemi, Afrika hükumetlerinin karşı karşıya bulunduğu teşvik yapısının bozulmuş olmasıdır. | TED | مشكلة القارة الأفريقية ومشكلة صناعة المعونة هو أنه قد تشوه هيكل الحوافز التي تواجه الحكومات في أفريقيا. |
Yumuşak dokuyu çıkarırken, iskelet yapısının solunda oluşan kesikler.... | Open Subtitles | آثار التقطيع على الهيكل العظمي متراكبة على هيكل النسيج الناعم |
Her iki örneğin de kimyasal yapısının aynı olduğu ortaya çıkmıştır. | Open Subtitles | وجدت أن التركيب الكيميائي للعينتين متماثل |
Dini inanç sistemlerinin, spor kültürünün, pornografi kültürünün, aile yapısının, ekonomi biliminin ve bunların nasıl kesiştiğinin, ayrıca ırk ile etnik kökenin ve bunların kesişme noktalarının oynadığı rol nedir? | TED | ما هو دور نظم المعتقدات الدينية، الثقافة الرياضية، الثقافة الإباحية، هيكلة الأسرة، الاقتصاديات، وكيف يتقاطع ذلك، العرق والانتماء العرقي وكيف يتقاطع؟ |
Büyü bu şekil yapısının içinde. | Open Subtitles | ! يا لسحرها الأخّاذ كل شيء يكمن في الرموز هذه |
İnsanların doğal olarak anlayabildiği, ama bilgisayarların içinden çıkamadığı istisnalar, düzensizlikler ve ince anlam farkları nedeniyle, araştırmacılar bizim dili anlayabiliyor oluşumuzu beynimizin biyolojik yapısının özgün bir sonucu olarak değerlendiriyor. | TED | الصعوبة تواجهها الحواسيب مع الاستثناءات والتجاوزات والمعاني العميقة التي يبدو أنها تُفهم فطرياً من قبل البشر والذي قاد بعض الباحثين للاعتقاد أن فهمنا للغات هو نتاج فريد عن البنية البيولوجيا لأدمغتنا |
Bu iyi bir teknoloji olabilir, ama ben yeterli bir destek yapısının olmadığını düşünüyorum. | TED | قد تكون تكنلوجيا جيدة، ولكنني أرى أن البنية التحتية ضعيفة. |
Karıncaların sosyal yapısının insanlarınkine çok benzediğini biliyor muydun? | Open Subtitles | تعلم أن البنية الاجتماعية للنمل مماثلة تماماً للموجودة في البشر؟ |
Öyleyse insan gözünün yapısının doğa üstü bir tasarımcının yardımına ihtiyacı yok. | Open Subtitles | إذاً لا يتطلب تركيب عين الإنسان مساعدة مصمم فوق الطبيعة. يمكن أن يكون قد تطور تدريجيا، |
Çeşitli araştırmalar, bağırsak mikrobiyota yapısının bebeğin ağırlığının yanında diyabet ve kardiyovasküler hastalıkların görülme oranıyla da ilgili olduğunu çoktan göstermiş bulunuyor. | TED | وقد شوهد تماماً في عدة دراسات أن تركيب الميكروبات الهضمية مرتبطة مع الوزن بالإضافة إلى أرجحية تطور الأمراض كالسكري وأمراض القلب والأوعية الدموية. |
Ama havada süzülürken, vücut yapısının önemi ortaya çıkar. | Open Subtitles | لكن التحليق يكشف فعالية تركيب جسده |
bilim adamları ve teknisyenler ilerlemeleri için gerekli olan matematik teorilerini arıyorlar, her şey içine işlemiş olan matematik yapısının içindeler. Bilimin arkasında ne olduğunu görebilmemiz için | TED | ولكن من الصحيح أيضا بأن هناك علماء و رياضيين يبحثون عن نظريات رياضية التي تسمح لهم بالتقدم وهم داخل هيكل الرياضيات التي تغطي كل شيء |
Yüzünün yapısının ne kadar güzel göründüğüne sen de şaşıracaksın. | Open Subtitles | ستندهشين من روعة هذا هيكل الوجه |
Fitik asidin şelasyonu aşı yapısının içine mineral emilimini engelleyebilir. | Open Subtitles | يمكن منع امتصاص المعادن في هيكل اللقاح. |
Şimdi, daha da garip olan şey moleküler yapısının patalojistin herhangi bir insanda veya hayvanda gördüğü hiçbir şeye benzememesi. | Open Subtitles | الآن ما أغرب من ذلك أن التركيب الجزيئي لا يبدو كشئ رأه إخصائي الأمراض في أي إنسان أو حيوان |
Bir bireyin genetik yapısının unsurlarını tecrit edip... ayırmak teorik olarak mümkündür. | Open Subtitles | من الممكن نظريا أن نعزل العناصر... عن التركيب الوراثي المفرد ونفصلهم |
Her halükârda, endüstrilerin yapısının yataylaşmasına doğru gidiyoruz ve bu stratejiyle ilgili düşüncelerimizde temel değişikliklere işaret ediyor. | TED | وفي كلتا الحالتين، ما نتجه نحوه هو هيكلة الصناعات بإتجاه أفقي، وهذا يعني تغييرات أساسية في طريقة تفكيرنا حول الاستراتيجية. |
Büyü bu şekil yapısının içinde. | Open Subtitles | ! يا لسحرها الأخّاذ كل شيء يكمن في الرموز هذه |