ويكيبيديا

    "yapmalıyız" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نفعل
        
    • نقوم
        
    • القيام
        
    • نحتاج
        
    • سنفعل
        
    • نفعلها
        
    • علينا فعله
        
    • نفعله
        
    • نَعمَلُ
        
    • للقيام
        
    • نصنع
        
    • نتصرف
        
    • سنفعله
        
    • نجري
        
    • نجعل
        
    Bunu küresel olarak yapmalıyız, ve bunu hemen şimdi yapmalıyız. TED يجب ان نفعل ذلك بشكل عالمي ويجب ان نفعلها الان
    Bence bu harika. Ama bu tip şeyleri biz kendimiz yapmalıyız. TED اظن ذلك جيداً، لكن يجب علينا ان نفعل تلك الاشياء بنفسنا
    Bahsetmek istediğim örnek ya da sormak istediğim soru şu: sıtma nedeni olan organizmayı daha zararsız hale evrimleştirmek için ne yapmalıyız? TED و المثال الذى أود طرحه هو, أو الفكرة التى أود طرحها, السؤال هو, ماذا يمكننا أن نفعل كى نجعل الملاريا أقل ضرراً؟
    Artık karanlık değil, şimdi tam anlamıyla kasabayı dolaşarak arama yapmalıyız. Open Subtitles الآن ستغيب الشمس ، وينبغي لنا أن نقوم ببحث شامل للبلدة.
    Bence, Sid ve Michelle beraber olduğu sürece, biz de aynısını yapmalıyız. Open Subtitles اعتقد بما أن سيد وميشيل مع بعضهم البعض، يجب علينا القيام بالمثل
    Ve depresyon tedavi edilebilir. Bu konuda bir şeyler yapmalıyız. TED والإكتئاب يمكن علاجه. نحن نحتاج لأن نفعل شيء حيال ذلك.
    Ve yapabileceğimiz, mümkün olan en iyi temyizi yapmalıyız, değil mi? Open Subtitles و يجب أن نفعل ما بوسعنا للحصول على أفضل أستئناف، إتفقنا؟
    Şu beyaz kafalar bir halt yemeden, bir şeyler yapmalıyız. Open Subtitles يجب ان نفعل شيئاً .. ذو الحمر الأرقاب هؤلاء سيعبثون
    Şu köpek şeyini yapmalıyız dudaklarımız birleşene kadar bir şey yemeliyiz. Open Subtitles يجب أن نفعل ماتفعله الكلاب حيث لا نأكل حتي نقبل بعضنا
    Bir şeyler yapmalıyız. İntikam almak için vadi halkına zarar verebilir. Open Subtitles يجب أن نفعل شيئاً لا يمكن أن نتركه يمشي في الوادي
    Bir şeyler yapmalıyız Fargo, uzaktan kumandalı uçağa ne dersin? Open Subtitles يجب أن نفعل شيء فارغو، ماذا عن طائرة بدون طيّار؟
    Bunu bilemezsin. Sen sadece bir çocuksun. Bizi güvende tutacak bir şeyler yapmalıyız. Open Subtitles لستَ تعلم شيئاً، إنّكَ مُجرد شاب، يجب أن نفعل شيئاً للحفاظ على أماننا.
    Planladığımız ikinci Samil ayaklanmasının başarılı olması için bunu mutlaka yapmalıyız. Open Subtitles يجب أن نفعل هذا لنجاح مجموعة مانسي الثانية للأنتفاضة ضد الحكومة
    Bu arada ona yardım etmek için elimizden geleni yapmalıyız. Open Subtitles في الوقت الحالي علينا أن نقوم بما في وسعنا لمساعدتها
    Bağlayıcıyı bir levyeyle ayırmalıyız. Bunu hemen ve hızlıca yapmalıyız. Open Subtitles نفصل الوصلة باستخدام عتلة، يجب أن نقوم بذلك الآن، وبسرعة
    Ah tabii, işleri kesinlikle Amerikan tarzıyla yapmalıyız çünkü Amerika'dayız. Open Subtitles حسنا يجب علينا القيام بالأمور على الطريقة الاميركية لأننا بأميركا
    Yvonne hala işin içindeyken bir tane büyük bahis yapmalıyız. Open Subtitles نحتاج لوضع رهان كبير بينما إيفون ما تزال في الداخل.
    Eğer yapacaksak, şimdi yapmalıyız. Çıkar onu. Open Subtitles إذا كنا سنفعل هذا يجب أن نفعله الآن, أخرجه
    Neden böyle yapıyoruz? Çünkü yapmak zorundayız, bir seçim yapmalıyız, buraya mı bakayım yoksa oraya mı bakayım? TED لماذا نفعل ذلك؟ لأنه يجب علينا فعله.. يجب علينا أن نختار, هل أنظر هنا أو أنظر هناك؟
    O, bizim hayatlarımızın diyetini ödüyor. Yaşayabilmek için bunu yapmalıyız. Open Subtitles هذا الرجل كان سيكلف الجميع حياتهم هذا ما نفعله للبقاء
    O zaman ikimiz de doğru olduğuna inandığımız şeyi yapmalıyız. Open Subtitles حَسناً، أَحْزرُ بأنّ كلانا يَجِبُ أَنْ نَعمَلُ الذي نَعتقدُ صحيحونُ.
    Yapmamız gereken çok şey var ve bunları birlikte yapmalıyız. TED لدينا الكثير للقيام به، وعلينا فعله معاً.
    Kendimizi daha randımansız yapmalıyız böylece daha belirsiz bir sosyal arama motorumuz olacak. TED نحن علينا أن نجعل أنفسنا غير فعالين قليلاً وعن طريق ذلك نحن نصنع محرك بحث اجتماعي غير دقيق
    Bu bizim balayımız olsun ya da olmasın bunu aslına uygun şekilde yapmalıyız. Open Subtitles سواءً أحببنا أم لا فنحن في شهر عسلنا ويجب أن نتصرف وفقاً للعرف
    Onu bulmak için ne yapacaksak, çabuk yapmalıyız. Open Subtitles فمهما سنفعله لإيجاده فيجدر بنا فعلها سريعاً
    PET taraması yapmalıyız. Ciğerlerden başlayıp, gerekirse kemiklere kadar gidelim. Open Subtitles يجب أن نجري أشعة مقطعية نبدأ برئتيها، ثم ربما عظامها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد