| Ben ölümle yüzleştim, ve şimdi haftalar önce yapmam gereken şeyi yapacak cesaretim var. | Open Subtitles | لقد واجهت الموت و تتملكني الشجاعة الآن لفعل ما كان علي فعله منذ أسابيع |
| Ben de balıklama daldım ve Glen'i ilk gördüğümde yapmam gereken şeyi yaptım: | Open Subtitles | لذا فقد تحملت الضرب وفعلت ما كان علي فعله منذ رأيت (غلين) أول مرة |
| Tabii öyle ya, kartel olaylarından biriydi işte, yapmam gereken şeyi yaptım ben. | Open Subtitles | نعم، كان اتفاق من نوع ما، تعلمين. كنت فقط أفعل ما توجب عليّ فعله. |
| Çocuğumla yapmam gereken şeyi. İşte yaptığım bu. | Open Subtitles | بما يتعين عليّ عمله من أجل طفلتي لهذا كنت أفعل ذلك |
| Şimdi de ben yapmam gereken şeyi yapıyorum. | Open Subtitles | حسنا، أنا الآن أفعل ما يجب عليّ فعله. تحصين نفسي. |
| yapmam gereken şeyi nihayet anladım. | Open Subtitles | أنا فقط أدركت أخيراً ما يجب عليَّ أن أفعله |
| Şimdi senin yaptığın şeyi geçersiz kılıp yapmadığın şeyi yapmalıyım ve en başta kendim yapmam gereken şeyi yapmalıyım. | Open Subtitles | أنا الآن بحاجة إلى التراجع ما فعلت، وإعادة ما لم يفعل وأفعل ما ينبغي القيام به في المقام الأول. |
| Peki o zaman ilk başta yapmam gereken şeyi bitirdim. | Open Subtitles | حسنٌ، أنا لقد أنهيت ما كان عليّ فعله من الأساس .. |
| yapmam gereken şeyi yaptım. | Open Subtitles | فعلت مايجب علي فعله |
| Uzun zaman önce yapmam gereken şeyi. | Open Subtitles | ما كان علي فعله منذ البداية |
| Uzun zaman önce yapmam gereken şeyi. | Open Subtitles | سأفعل ما كان علي فعله منذ زمن |
| Tabii öyle ya, kartel olaylarından biriydi işte, yapmam gereken şeyi yaptım ben. | Open Subtitles | كنت فقط أفعل ما توجب عليّ فعله. |
| yapmam gereken şeyi yaptım. Bekle! Buraya! | Open Subtitles | فعلت ما توجب عليّ فعله مهلًا هنا, هنا |
| Bu yüzden yapmam gereken şeyi yaptım ve gittim. | Open Subtitles | لذا، فعلت ما توجب عليّ فعله ورحلت. |
| Çocuğumla yapmam gereken şeyi. İşte yaptığım bu. | Open Subtitles | بما يتعين عليّ عمله من أجل طفلتي لهذا كنت أفعل ذلك |
| Şimdi de ben yapmam gereken şeyi yapıyorum. | Open Subtitles | حسنا، أنا الآن أفعل ما يجب عليّ فعله. |
| yapmam gereken şeyi yapmak için gidiyorum. Başka bir şey yok. | Open Subtitles | سأذهب إلى هناك لأفعل ما يجب عليَّ فعله, لا شيء غير ذلك |
| - Önceden yapmam gereken şeyi yaptığımı. Üzgünüm. | Open Subtitles | ما ينبغي القيام به منذ زمن طويل. |
| Benim yapmam gereken şeyi yaptı. | Open Subtitles | هي فعلت ...ما كان عليّ فعله |
| Hayır yapmam gereken şeyi yaptım! | Open Subtitles | لا فعلت مايجب علي فعله |
| Ben yapmam gereken şeyi yapıyorum... | Open Subtitles | أنا أفعل ما يجب عليّ أن أفعل. أنا.. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 