Bak, bunu yaptığım için üzgünüm ama beni tele satış binasının önünde bırakabilir misin? | Open Subtitles | انظر، أنا آسف لفعل هذا، لكن هل يمكنك توصيلي لمبنى الهاتف؟ |
Bunu yaptığım için üzgünüm ama sizden artık piyano dersleri alamam. | Open Subtitles | آسف لفعل هذا ، لكن لا أستطيع تعلم دروس البيانو منك بعد الآن |
Bunu sana yaptığım için üzgünüm ama incelemeyi tek başına yapman gerekiyor. | Open Subtitles | آسف لفعل هذا بك لكن سيجب عليك أن تفعل هذا بمفردك |
Tatlım, bunu sana yaptığım için üzgünüm. | Open Subtitles | عزيزتي, أنا حقاً آسف لأنني فعلت هذا بك |
Bunları yaptığım için üzgünüm. | Open Subtitles | -أنا آسف لأنني فعلت هذا |
Size bunu yaptığım için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة يارفاق لإقحامكم بهذا |
Size bunu yaptığım için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة يارفاق لإقحامكم بهذا |
Bunu sana yaptığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لفعل ذلك لك, أنت تعلم؟ |