ويكيبيديا

    "yaradı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نجح
        
    • نجحت
        
    • نفع
        
    • أفلح
        
    • نجحنا
        
    • أجدى
        
    • نفعت
        
    • أجدت
        
    • سار
        
    • مفيداً
        
    • نفعاً
        
    • ثماره
        
    • أنفع
        
    • أدت
        
    • أفادني
        
    Tedavi işe yaradı. Başkasında kullanmam gerekti ama evde daha ot var. Open Subtitles لقد نجح العلاج اضطريت لحقنه بشخص آخر ولكن يوجد المزيد منه بالمنزل
    Acaba işe yaradı mı ? Hathorne onu her an öldürebilir. Open Subtitles هل نجح الامر من الاساس؟ هاثورن سيقتله فى اية لحظة الان
    Bu, Vietnam'dan dönmek için oynadığın bir numaraysa işe yaradı. Open Subtitles إذا كانت هذه مسرحية استهدفت اخراجك من فيتنام, فقد نجحت
    Eğer buysa, artık buna bir son verebilirsin. Çünkü işe yaradı. Open Subtitles إذا كان ذلك ما تريده عليك أن تتوقف لأنك نجحت جداً
    Beni patakladığın zaman işe yaradı diye Hope'u pataklamamı söyledin. Open Subtitles أعني، أنت اقنعتني بأن اضرب هوب لأن الضرب نفع معي
    Dinleyin Çocuklar, o hayatını açtı ve bu işe yaradı. Open Subtitles إسمعا يا رفاق، لقد باح بأسرار حياته، وقد أفلح الأمر.
    Bazı şeyler işe yaradı, bazıları yaramadı. Vücuda çok miktarda titanyum, TED نجح بعضها وفشل البعض الاخر. وضعوا كميات من التيتانيوم بداخلي
    İddiamız bu yöndeydi ve işe yaradı. TED كان هذا هو رهاننا الكبير، وقد نجح هذا الرهان.
    Oakland A's için işe yaramıştı New Jersey eyaleti için de yaradı. TED لقد نجح الأمر لنادي أوكلاند أي، و نجح الأمر لولاية نيوجيرسي.
    İki yıl boyunca iki haftada bir çalışanlarına gitti ve onlardan maaşlarından feragat etmelerini istedi ve bu işe yaradı. TED لذلك كل أسبوعين لمدة سنتين في يوم دفع الرواتب كان يقف أمام موظفيه ويطلب منهم التضحية برواتبهم، ولقد نجح
    İşe yaradı. O ikisi diğerlerini toplayıp arabayı takip edecek. Open Subtitles نجح الأمر هذان سيجمعان البقية ويطاردون الحافلة
    Ve bu çok işe yaradı, çünkü bir daha hiç silahımı düşürmedim. Open Subtitles و لقد نجح هذا معي لأنني لم أسقط سلاحي مذذاك
    Ama bir şekilde işe yaradı ve adayı taşıdık diyelim. Open Subtitles لكن افترض بطريقة ما ان العملية نجحت وقمنا بنقل الجزيرة
    Köstebeği bulmak için şeflere yanlış bilgi verme planın işe yaradı. Open Subtitles إن فكرتك في كشف الواشي بتزويد قوادنا بمعلومات مزيفة، قد نجحت.
    Hatta, o kadar işe yaradı ki şu anda Limburger peyniri aromasının Tanzanya'da kullanılan yapay bir karışımına sahibiz ve bu karışımın orda sivrisineklere, insanlardan iki ya da üç defa daha çekici geldiği görüldü. TED فى الحقيقة، لقد نجحت لدرجة أننا الآن لدينا خليط اصطناعي له عبير جبن ليمبورجر و الذى تم إستخدامه فى تنزانيا و الذى أظهر هناك أنه من مرتين إلى ثلاث مرات أكثر جذبا للبعوض من الإنسان.
    Bu işe yaradı ve 1962'de bilgisayar Connecticut eyaleti şampiyonunu yendi. TED وبالفعل نجحت فكرته وفي عام 1962 فاز هذا الكمبيوتر ببطولة ولاية كونيتيكت
    Tekila yerine viski içmeye başlamasını söyle. Bende işe yaradı. Open Subtitles أخبريه أن يستبدل البوربون بالتيكيلا، نفع هذا معي
    Geçen hafta George Peppard ile tanışınca işe yaradı. Open Subtitles أفلح معي ذلك عندما قابلت جورج بابارد الأسبوع الماضي.
    Bak, galiba işe yaradı. Open Subtitles كف عن هذا. لقد نجحنا لا يمكن العثور علينا
    O seksî kıyafet işe yaradı. Yüzbaşı beni bu davaya verdi. Open Subtitles لقد أجدى زيّ الجنس نفعاً فلقد الحقني القائد بالقضيّة
    Evet yaradı, Hyde. Bu yüzden klüpteyim. Open Subtitles نعم , لقد نفعت , . لهذا انا في داخل النادي
    Ama işe yaradı ve bu da birkaç ay içinde kendi sigortamı... Open Subtitles ولكنها أجدت نفعاً, مما يعني بأنني سأحصل
    İyi avukat, kötü avukat, bebeğim. Büyü gibi işe yaradı. Open Subtitles المحامي الجيد و المحامي السيء يا عزيز سار الأمر كالسحر
    Dik saçlı çakalımız Barry, sonunda bir işe yaradı. Open Subtitles حسنٌ ذلك القط ذو رأس الفرو نجح بجعل نفسه مفيداً
    İşe yaradı ! Onlar için, şimdiden üzüldüm. Open Subtitles هذا يجدى نفعاً . أنا أشعر بالأسى حيالهم بالفعل
    Birleşik Devletlerde işe yaradı, Fransa'da işe yaramadı, Almanya'da henüz işe yaramadı. TED ولقد فلح الأمر بالولايات المتحدة ولم يؤتي ثماره في فرنسا. ولم ينجح فى المانيا.
    İşe yaradı mı? Open Subtitles أنفع هذا الآمر ؟
    Sakinleştiriciler bir zaman işe yaradı, ama buna karşı dayanıklılık geliştirdi. Open Subtitles المسكنات أدت المفعول لبعض الوقت لكنه طور تحمله
    Evet, bu kıyamet benim çok işime yaradı. Open Subtitles أجل، أمر نهاية العالم هذا أفادني كثيراً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد