Yağ emme yöntemiyle aldığımız yağ hücrelerini dolgunluk yaratması için elmacık kemiklerine enjekte ediyoruz. | Open Subtitles | بعد ذلك يتم حشو الخلايا الدهنية الناتجة من شفط الدهون في العظم الوجني لصنع مظهر الإمتلاء. |
Yağ emme yöntemiyle aldığımız yağ hücrelerini dolgunluk yaratması için elmacık kemiklerine enjekte ediyoruz. | Open Subtitles | في مط وشد الجلد بعد ذلك يتم حشو الخلايا الدهنية الناتجة من شفط الدهون في العظم الوجني لصنع مظهر الإمتلاء |
Yağ emme yöntemiyle aldığımız yağ hücrelerini dolgunluk yaratması için elmacık kemiklerine enjekte ediyoruz. | Open Subtitles | بعد ذلك يتم حشو الخلايا الدهنية الناتجة من شفط الدهون في العظم الوجني لصنع مظهر الإمتلاء |
İşte tasarladığı bir bakımevi, çokluk hissi yaratması için çok renkli küreler kullanmış. | TED | هذه دار رعاية قامت بتصميمها، حيث تستخدم هذه الكرات متعددة الألوان لخلق شعور من الوفرة. |
Bir kadın kendi kurallarını yaratması için hakkını kazanması gerekir. | Open Subtitles | أي إمرأة يجب أن تملك الحق لخلق قوانينها الخاصه |
Sence kendi magazin gazetesini seni kovmak adına bir bahane yaratması için mi kullanıyor? | Open Subtitles | هل تعتقد أنّها تستغل مجلة الفضائح التابعة لها لخلق سبب لطردك؟ |
Gerçek insanları izlemesi için programladım onu sanal birisini yaratması için değil. | Open Subtitles | لقد برمجتُها لمُراقبة أناس حقيقيين، وليس لخلق أشخاص ظاهرين. |