ويكيبيديا

    "yardımcı olmayacak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لن يساعدك
        
    • لن يساعد
        
    • لن يساعدنا
        
    • لن تساعدني
        
    Lacey, berbat bir insan sarrafısın ve bu sana yardımcı olmayacak. Open Subtitles ليسي، أنت سيئة في الحكم على الشخصيات وهذا لن يساعدك في البحث
    Karar vermene hiç de yardımcı olmayacak. Open Subtitles . هذا لن يساعدك فى أتخاذ قرارك
    O zaman çatıya düştüğünde kadın gibi bağırman hiç yardımcı olmayacak. Open Subtitles حسنٌ، الصراخ في أثناء فعل هذا لن يساعد أبدًا.
    Ama burada saplanıp kalarak ve hiçbir şey yapmadan Finn'e öfke yağdırman yardımcı olmayacak. Open Subtitles لكنك مستعرة حول الفنلندي عندما كنت عالقة في هنا ولا تستطيع أن تفعل أي شيء حيال أنها لن يساعد.
    Ölüm saatine ya da cinsiyet ayrımına... yardımcı olmayacak. Open Subtitles ها لن يساعدنا فى الوصول الى جنسه او هويته
    Biz hâlâ noktaları arıyoruz ve benim bu evde boş boş oturmam bize hiçbir şey bulmakta yardımcı olmayacak. Open Subtitles لا زلنا نبحث عن النقط، وجلوسي هنا في هذا المنزل.. لن يساعدنا في إيجاد الكثير
    Siz çocukların güç sahibi olduğunu inkar etmiyorum fakat sizinle saklambaç oynamak amaçlarımı gerçekleştirme yardımcı olmayacak. Open Subtitles لكن سألعب معكم لعبة الاختفاء والايجاد التي لن تساعدني بتحقيقأهدافي, إذا أبقوا مختفين
    Bu onu bir dosyaya dönüştürmene yardımcı olmayacak mı? Open Subtitles وهذا لن يساعدك لتبني عليها قضية
    Bu çocuklar kumar oyunların için yardımcı olmayacak. Open Subtitles لن يساعدك الأطفال في ألعاب القمار
    Eroin, Whispers'ı bulmana yardımcı olmayacak. Open Subtitles الهيرويين لن يساعدك في العثور على "ويسبرز"
    Bu hiç bir problemine yardımcı olmayacak ki. Open Subtitles لن يساعدك في مشاكلك
    Bilmiyorum. Bu sana yardımcı olmayacak. Open Subtitles حسنا,ذلك لن يساعدك
    Bizi öldürmek, buradan çıkmana yardımcı olmayacak, Cruella. Open Subtitles قتلنا لن يساعدك على الخروج مِنْ هنا يا (كرويلا)
    B.S.* Wallace'ın basın toplantısı buna pek yardımcı olmayacak. Open Subtitles مؤتمر المدعي العام الصحفي لن يساعد في ذلك
    Hayır,o zaman,bu sana yardımcı olmayacak. Pekala, Joe kesinlikle haklı. Open Subtitles نعم ، نعم ، إذاً ، لا ، هذا لن يساعد
    Adı yardımcı olmayacak biri. Open Subtitles الإسم لن يساعد.
    Ölmüş insanların adlarını ezberlemek bu savaşı kazanmamıza yardımcı olmayacak. Open Subtitles حفظ أسماء الموتى لن يساعدنا في هذه الحرب
    Peki, bu kitap bize yardımcı olmayacak. Open Subtitles هذا الكتاب لن يساعدنا
    - Danny'nin elinde Siedel cinayetini çözmemize engel bir şey yok. - O sadece yardımcı olmayacak. Open Subtitles لا يملك (داني) شيئاً ضد حلّنا لجريمة قتل (سايدال)، لكنّه لن يساعدنا.
    Yemeğimde yardımcı olmayacak. Open Subtitles لن تساعدني مع عشائي
    Suçları çözmemde yardımcı olmayacak. Open Subtitles لن تساعدني علي حل الجرائم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد