yardımcı olur mu bilmem, ama Winnie Hicks' i görmeye gittim.. | Open Subtitles | لا أعرف إن كان هذا سيساعد لكن ذهابي لرؤية ويني هيكس |
O hain orospunun kötü havasını evden atmaya yardımcı olur diye okudum. | Open Subtitles | قرأتُ انه سيساعد في إخراج تلك الغادرة ذات المهبل السيء من منزلنا |
Ve sanırım televizyonsuz bir ay bunu hatırlamana yardımcı olur. | Open Subtitles | وأعتقد أنّ شهراً بدون مشاهدة التلفاز سيساعدك على تذكّر هذا |
Büyük ya da küçük fark etmez, bu size denizin ortasında bile olsanız senaryonuzun nereye gideceğinde yardımcı olur. | Open Subtitles | سواء كانت صغيرة أم كبيرة فإنها تساعد كثيراً عندما تهت في مكان ما في منتصف الفصل الثاني من قصتك |
Dikiş dikerken eleştirel düşünmenizi sağlar ve güdüleriniz hakkında daha dikkatli olmanıza yardımcı olur. | TED | يساعدك على التفكير بشكل نقدي بينما تقوم بالتطريز، ويساعدك أن تكون أكثر عقلانية في دوافعك. |
Basit bir solucanın anılarının nasıl işlediğini çözebilirsem insan beyninin karmaşıklığını anlamama yardımcı olur. | Open Subtitles | إذا وصلت الي كيفية عمل ذاكرة دودة بسيطة ذلك يساعدني بلا شكّ في فهم كيفية عمل الدماغ البشري المعقد |
Yemeğe ya da o taraftan gelen tehlikelere daha fazla maruz kaldığınız için ağzınızın da o kısımda olmasına yardımcı olur. | TED | سيساعد وجود فمك فيها أيضًا بما أنك أكثر عرضة للوصول إلى الغذاء أو الأعداء من هذه النهاية. |
Dr. Garner'la bağlantıda ol. Değerlendirme sürecine yardımcı olur. | Open Subtitles | يبقى على إتصال مع الدّكتور غارنر هو سيساعد على التقييم |
aklımı dağıtmama yardımcı olur. | Open Subtitles | سيساعد هذا على ان أشغل ذهنى عن تلك الأشياء. |
Tanrı biliyor ikinize ihtiyacım yok, ama gerçekten sana yardımcı olur. | Open Subtitles | يعلم الله أنني لا أحتاج نسخةً ثانيةً منك لكنّه سيساعدك حقاً |
Djilar iblislere yeterince yaklaşıp onların zayıflıklarını... bulmanda yardımcı olur. | Open Subtitles | الجيلار.. سيساعدك في الاقتراب كفاية من الشياطين لاكتشاف نقاط ضعفهم |
Ilıman bölgelerde sıcaklığın yumuşamasına yardımcı olur ve bize ılıman hava verirler. | TED | فهي تساعد على تخفيف درجات الحرارة في المناطق الحارة مما يمنح الكوكب الطقس المستقر. |
Ve elbette ki ilaçlar da kalp krizini önlemeye yardımcı olur. | TED | وبالطبع أيضاً، يمكن للأدوية أن تساعد في الوقاية من الإصابة بالنوبات القلبية. |
Amerikan konsolosunu göreyim mi? O belki bu işi halletmenize yardımcı olur. | Open Subtitles | هل تقترح أن أرى القنصل الأمريكي وأجعله يساعدك في ترتيب الموضوع؟ |
Umarım onu yakalamanıza ve... adınıza sürülmüş lekeyi temizlemenize yardımcı olur. | Open Subtitles | اتمنى ان يساعدك ذلك في امساكه للمساعدة على تطهير وصمة عارك في عمليتك الاخيرة |
Ayrıca, Miami'de ek iş projemi hazırlamamda yardımcı olur. | Open Subtitles | و يساعدني على انشاء مشروع صغير جانبي هنا في ميامي |
Bu çok karışık bir ağ sistemidir, ancak bilinçaltındaki asıl sorunun cevaplanmasına yardımcı olur: Bunu tekrar yapmalı mıyım? | TED | إنها شبكة معقدة لكنها تساعدنا على إيجاد إجابة على سؤال واحد من اللاوعي هل يستحسن أن أقوم بذلك مجدداً؟ |
Sana sıcak su şişesi getireyim. Uyumana yardımcı olur. | Open Subtitles | سأحضر لك زجاجة ماء ساخن ستساعدك على النوم |
Ama bu telefonlardan bir kaç tane daha bulabilirsek bu işlem için bayağı yardımcı olur. | Open Subtitles | لكن ، في الوقت الحاضر لو حصلت على هاتفين آخرين من تلك المَرميّة... ستساعدنا على الأغلب لدعم النظرية في المعاملات |
Belki biraz kafein hangi zaman dilimi içinde olduğumu anlamama yardımcı olur. | Open Subtitles | ربما جرعة من الكافيين . ستساعدني في معرفة الوقت الذي أنا فيه |
Bence, eğer hayal dünyasında yaşasaydınız, arada sırada, ayaklarınızı yere tutmaya yardımcı olur. | TED | أعتقد أن تأمل السحب بين الحين والآخر، يساعد على المحافظة على الهدوء والاستقرار. |
O normaldir ve biz oğlunu anlamasına yardımcı olurken o da bizim dünyayı anlamamıza yardımcı olur. | Open Subtitles | فهي إنسانة طبيعيّة، وتترجم العالم لنا بينما نُساعدها على فهم ابنها العبقري. |
ama eğer kafasından neler geçtiğini tahmin edebilirsen, bu bana oldukça yardımcı olur, eğer o gün neler olduğunu bana olduğu gibi anlatırsan. | Open Subtitles | لكن إذا كنت سأكتشف الذي يدور في رأسه سيساعدني أكثر أن أفهم الذي حدث بالضبط ذلك اليوم |
Benim ülkemin CIA'inden (merkez haberalma teşkilatı) bir konsept ödünç almak dinleyicileri yumuşatmanıza yardımcı olur. | TED | لأستعير مفهوم من وكالة الاستخبارات المركزية في بلدي. انها تساعدك لتلين جمهورك. |
İnsanlara yardım eder. Bilirsin işte, insanların problemlerine yardımcı olur. | Open Subtitles | مساعدة الناس ، تعلمين أنه يُساعد الناس الذين يواجهون المشاكل |
Öğleden sonra göğüs tomografini çekeceğiz. Teşhis koymamıza yardımcı olur. | Open Subtitles | سنجري رسماً سطحياً للصدر بعد الظهر و الذي سيساعدنا بالتشخيص |