Bu düşünce, onları her şey yolundaymış gibi yataklarından kalkmaları, yemek yemeleri ve boş boş gezinmeleri için motive eder. | Open Subtitles | هذه الفكرة تحفزهم على ترك أسرتهم الطعام، و التنزه كما لو لم يكن هناك خطأ |
Tüm ekibi yataklarından kaldıracağım. | Open Subtitles | احضر فرقة سوات الى هنا وسأقوم بجر فريق الدخول من أسرتهم |
Ve kısa bir süre sonra küçük çocuklar, geceleri bir anda yataklarından yok olup köyden kaybolmaya başlamış. | Open Subtitles | وهـكـذا، الأطفال بدأو يختفون من القرية. يختفون من أسرتهم ليلاً. |
Dün gece çocuklarımızın çoğu kötücül bir müzik tarafından kandırılıp yataklarından çıkarıldılar. | Open Subtitles | فُقد الكثير مِنْ أولادنا بالأمس أغوتهم موسيقى شيطانيّة مِنْ أسرّتهم |
Çocukların yataklarından,okullarından kaçırıldıklarını gördüm. | Open Subtitles | حلمت بأن الفتيات والفتيان اختُطفوا من أسرّتهم في المدارس الداخلية |
Yarın Boston'a erken saatte bir trenimiz var ve sabahları gençleri yataklarından kaldırmanın ne kadar zor olduğunu bilirsin. | Open Subtitles | علينا أن نستقلّ القطار غذا باكراً نحو "بوستن" وتعرف مدى صعوبة إيقاض المراهقين باكراً من فراشهم |
Ruby, çocukları yataklarından kaldırıp buraya getir. | Open Subtitles | روبي)، اذهبي لتجعلي الأطفال ينهضون من فراشهم) واجلبيهم إلى هنا |
Ve Myroses'ları yataklarından sürükleyip, duvar kasasının şifresini vermeye zorlamış. | Open Subtitles | اخرج الزرجين من سريرهما اجبرهما على اخباره بالرقم السري للخزنة |
Uyuyorlarken yataklarından alındı. | Open Subtitles | الذين جروا من أسرتهم في الليل ومن ثم في الليلة التي بعدها.. |
Akabinde, yüzü aşkın SA yöneticisi de yataklarından alınıp kurşuna dizildiler. | Open Subtitles | و تم أعدامه رمياً بالرصاص قادة قوات ( العاصفه ) المعروفين بولائهم ل ( روهم ) و أكثر من مائه أخرين تم جرهم من أسرتهم و رميهم بالرصاص أيضاً |
Lily, bu 200 sayfalık kitap Koca Ayak, hayaletler ve yataklarından uzaylılar tarafından kaçırılıp üzerlerinde deney yapılan insanlar hakkında detaylı hikâyelerle dolu. | Open Subtitles | ( ليلي ) هنا 200 صفحة .. من التقارير المفصلة عن " ذو القدم الكبيرة " و " الأشباح " وفضائيون يخطفون أشخاصاً من أسرتهم لإجراء اختبارات ٍ عليهم |
Masum insanlar yataklarından alınıp hapse atılıyor. | Open Subtitles | الناس الأبرياء يُقتلعوا من أسرّتهم |
Masum insanlar yataklarından alınıp hapse atılıyor. | Open Subtitles | الناس الأبرياء يُقتلعوا من أسرّتهم |
Ve bir gün... bebekler yataklarından kaybolmaya başladı. | Open Subtitles | طفق الأطفال يختفون من أسرّتهم. |
Robert'ın son saatlerini, koridorlarda kan döküp, korkmuş çocukları yataklarından sürükleyerek lekelemem. | Open Subtitles | لن أشيم ساعات (روبرت) الأخيرة عنطريقسفكالدماءفىالمنزل... وأسحب الأطفال مذعورين من فراشهم ... |
Ve Myroses'ları yataklarından sürükleyip, duvar kasasının şifresini vermeye zorlamış. | Open Subtitles | دخل عنوة بعد منتصف الليل اخرج الزرجين من سريرهما اجبرهما على اخباره بالرقم السري للخزنة |