Onu, bara girerken Yates'in elinde taşıdığı çantayla teşhis etmen gerek. | Open Subtitles | سيتوجب عليك التعرف عليها بواسطة الحقيبة التي كان يحملها يايتس عند دخوله للحانة |
Yates'in kim olduğunu ve bu adamın ondan ne istediğini söylediğin an sizi bırakacağız. | Open Subtitles | سنطلق سراحكم حينما تخبرني من هو يايتس وماذا اراد هذا الرجل منه |
Yates'in peşindeki Amerikalı beni izlemiş. | Open Subtitles | الشخص الأمريكي الذي كان يلاحق يايتس قام بتتبعي |
Yates'in korunmaya ihtiyacı vardı. Büyük bir şey üstünde çalışıyordu. | Open Subtitles | يايتس احتاج للحماية لقد كان يعمل على شيء كبير |
Sence şu Amerikalı, Yates'in dairesinden metroya kadar nasıl takip etti seni? | Open Subtitles | كيف بإعتقادك استطاع هذا الأمريكي تتبعك من شقة يايتس |
Her neyse, onun Yates'in tedarikçisi olduğunu ve ciğeri beş para etmez biri olduğunu biliyoruz. İşte adresi. | Open Subtitles | عل أيّة حال، أعرف أنّه مزود (يايتس) وهو شخص سيئ السمعة، العنوان. |
Yates'in hangi binada yuvalandığını anlamamıza yardımı olacak bir şey görüyor musun? | Open Subtitles | هل ترين شيئاً يمكنه إخبارنا بأيّ شقة سيكون (يايتس) مختبأً داخلها؟ |
Yates'in komut cihazı resmi olarak sistemimizle bağlantı sağladı. | Open Subtitles | نظام التحكم الذي صممه (يايتس) اصبح رسمياً يتوافق |
Yates'in bir hacker olduğunu söyledi. Belki Chloe onu tanıyordu. | Open Subtitles | هو قال ان (يايتس) كان مخترق اجهزة حاسوب ربما انها كانت تعرفه؟ |
Yates'in hücresi nerede? | Open Subtitles | - أين زنزانة يايتس |
Yates'in sızdığı sistemle aynı bu. | Open Subtitles | -إنّه نفس النظام الذي كان (يايتس) يخترقه . |
Yates'in ve uçuş anahtarının peşine düşmesini falan. | Open Subtitles | مطاردته لـ (يايتس) ومفتاح الرحلة |
- Yates'in cihazını mı? | Open Subtitles | -جهاز (يايتس)؟ |