Biraz Yavaşlamış olsaydı, atlayabilir ve geri dönebilirdim. | Open Subtitles | لو أنه أبطأ قليلاً, لكنت قفزت من العربة وأسرعت عائدة إليكم |
Yamaçtan yuvarlanmış. Yavaşlamış. İzlemesi kolay olacak. | Open Subtitles | لقد نزل في هذا المنحدر و أبطأ و سيسهل تعقبه |
Ama soğuduklarında atomik seviyede Yavaşlamış olurlar. | Open Subtitles | وعندما تكون الأشياء باردة، فهي أبطأ على المستوى الذري |
Haydi ama, içindeki kanser artık Yavaşlamış olmalı. | Open Subtitles | بربك، أي سرطان بداخلك لابد وأنه تباطىء لحد الزحف الآن |
Kalbi yeterince Yavaşlamış ki sağlık ekipleri... Evet. | Open Subtitles | تباطىء قلبه بما يكفي لتحسبه الطوارىء... |
- Yavaşlamış mı? | Open Subtitles | -هل أبطأ المسير؟ |
Yavaşlamış hissettim. | Open Subtitles | شعرت أبطأ. |