Tören bütün dünya çapında yayınlanıyor. | Open Subtitles | حفل المراسم هذا يبث إلى جيمع انحاء العالم |
O gün milli bayram, bütün ülkede yayınlanıyor. Ben stadyuma geldim. | TED | وكان يوم عطلة وطنية ، وكان الخطاب يبث عبر البلاد ، فحضرت في الملعب . |
Kontrol merkezinden gelen tüm görüntüler burada yayınlanıyor. | Open Subtitles | يتم بث جميع الصور من مركز التحكم إلى هنا |
Onun işleyişi şöyle oluyor Dick Clark'ın olduğu bölüm, Times Square'den canlı yayınlanıyor. | Open Subtitles | "إن الجزء المتعلق بـ"ديك كلارك في "تايمز سكوير" هو بث مباشر |
Kitabı yayınlanıyor ama ben bunu onunla paylaşamıyorum. | Open Subtitles | مع هذا الكتاب الذي سينشر ولا أستطيع مشاركتها به |
Şu anda TV'de bir açıklama yayınlanıyor olması lazım. | Open Subtitles | التوضوح سيتم بثه على التلفاز الأن |
Günah çıkarma odasında mesaj bırakıyor ama bu neden ekranda yayınlanıyor ki? | Open Subtitles | حسنا, إنها تترك رسالة إعتراف، ولكنني لا أعرف لماذا ترغب في بثها على جميع... |
fakat bir kaç hafta sonra, bu ses bantları televizyonda yayınlanıyor, ve önemli kısımları internete veriliyor. | TED | و لكن بعد عدة أسابيع تم إذاعة المكالمات الصوتية المسجلة على التلفاز و أصبح جزء مقدر منها متاحا على الإنترنت. |
İnternette yayınlanıyor şu an. | Open Subtitles | انهُ... أنهُ يُبث على الأنترنت |
O gazete Cumartesi günü yayınlanıyor, ama Perşembe günü baskıya giriyor. | Open Subtitles | يتم نشر هذه الصحيفة يوم السبت و لكنها تصل إلى المطبعة يوم الخميس |
Bu dünya çapında yayınlanıyor! | Open Subtitles | أوقفه . إن هذا يبث في جيمع انحاؤ العالم |
Yazdığın her şey canlı olarak tüm dünyada yayınlanıyor. | Open Subtitles | كل ما تكتبه يبث مباشرة على الهواء بكافة أنحاء العالم" |
Yeni reklam sabahtan beri yayınlanıyor. İzlemek ister misin? | Open Subtitles | بدأنا في بث الإعلان الجديد طيلة الصباح |
Şehir genelinde yayınlanıyor. | Open Subtitles | جرى بث هذا في جميع انحاء المديّنة |
Kitabı... Kitabı yayınlanıyor. | Open Subtitles | لديها كتاب سينشر |
Sam'in kitabı gerçekten yayınlanıyor mu? | Open Subtitles | هل كتاب (سام) سينشر حقاً؟ |
Unutma, bu Gotham'daki her evde yayınlanıyor. | Open Subtitles | وتذكر، هذا يتم بثه لكل منزل بـ(غوثام)، |
Optik sinirlerinden gelen görüntü girdileri onların beynine yayınlanıyor. | Open Subtitles | المدخلات البصرية من عصبك البصري... يتم بثها إلى أدمغتهم... |
Düşünsene! Bir müzisyenin konseri canlı yayınlanıyor. | Open Subtitles | ... تخيل موسيقار يقوم بالعزف في إذاعة |
Bu Noah'ın Podcast'inde mi yayınlanıyor? | Open Subtitles | هذا يُبث على إذاعة الفتى (نوا)؟ |