Sana yazıyorum çünkü şu anda paylaştığımız sarsılan bu dünya, beni korkutuyor. | TED | أكتب إليك لأنه في الوقت الحاضر، هذا العالم المهتز الذي نتقاسمه يخيفني، |
Tabii ki kendi çocuğum hakkında yazıyorum ama bu herkesin çoğucu gibi gözükmeli. | Open Subtitles | بالطبع أنا أكتب عن ابنى ولكن يجب أن يبدو وكأنه ابن أى شخص |
Aslında, ben ona yazıyorum. O son zamanlarda pek cevap yazmadı. | Open Subtitles | في الواقع كنت أكتب له لكنه لم يعد يجيب علي مؤخراً |
Clutter katliamının bölge halkını nasıl etkilediği hakkında bir makale yazıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط اكتب مقالة عن الحادث و عن تأثيره علي البلدة |
- Hakkında tez yazıyorum. - Onunla tanışmak ister misin? | Open Subtitles | ـ أنا أكتب بحثاً عنه ـ هل تريد مقابلته ؟ |
Sayın Başkan, size bu dilekçeyi, büyük umutla dua ederek yazıyorum. | Open Subtitles | عزيزي سيدي الرئيس،أنا أكتب لك هذه العريضة مع الأمل و الصلوات |
Kişisel anılarımı yazıyorum, o yüzden benimle ilgili olmaları gerekiyor. | Open Subtitles | أنا أكتب مقالات شخصية، لذا أنها يجب أن تكون عني |
Bay Pierce, Hayalet hakkında bir şey yazıyorum kasabamızdaki etkileri hakkında falan.. | Open Subtitles | أنا أكتب بعض الأشياء عن الشبح حول تراثه في بلدتنا و.. ـ |
Sicim teorisini bırakma konusunda fakülte senatosuna itiraz mektubu yazıyorum. | Open Subtitles | أكتب طلباً ,لمجلس الجامعة حتى أستطيع الأنتقال من نظرية الأوتار |
Bu satırları bana bir kez daha acıyıp, yardımıma koşmanızı umarak yazıyorum. | Open Subtitles | أكتب على أمل أخير أنكَ تستطيع رحمة في قلبك لتفكر بي مجدداً |
Etrafımızı saran bir gizem olduğunun farkındayım, bu yüzden de tesadüfler, önseziler, duygular, hayaller, doğanın gücü ve sihir hakkında yazıyorum. | TED | أنا على علم ويقظة بالسر والغموض من حولنا لذلك أكتب عن الأحداث، المشاعر، الأحلام، قوى الطبيعة، السحر |
Blogcuyum. Hep tek bir konuda uzman olacağımı söylerdim, kendi hakkımda uzmanlaştım, o yüzden bunun hakkında yazıyorum. | TED | أنا مدونّة. لطالما قررت أن أكون خبيرة في أمر ما، والأمر التي أنا خبيرة به هو هذه الإنسانة، ولذا أكتب عنها. |
Bugün, sadece Arapça mesajlar yazıyorum. | TED | اليوم أنا أكتب فقط الرسائل باللغة العربية. |
Sevgili yurttaşım: Bugün sana, bu çağın kaybedenine yazıyorum. | TED | مواطني العزيز، أكتب إليك اليوم، إليك يامن ضعت في هذا العصر، |
Kaza geçiren bir anne ve akciğeri delinmiş çocuğu hakkında yazıyorum. | Open Subtitles | انا اكتب لأم طفل. والذى اصيب بثقب فى الرئة جراء حادث. |
Birşeyleri anlayabilmek için şiir yazıyorum. | TED | لذا انا اكتب القصائد لمحاولة تحين مكنونتها |
Yazımın bir bölümünü ölümden önceki sabah yazıyorum. | Open Subtitles | أنا سأكتب القليل من هذا هنا في الصباح قبل الموت |
Ben fiziğin kültürel tarihi hakkında kitaplar yazıyorum. | TED | ما أقوم به هو كتابة الكتب حول تاريخ ثقافة الفيزياء. |
O günden beri bu canlılar hakkında yazıyorum. | TED | وقد كتبت عن هذه المخلوقات منذ ذلك الحين. |
Pekala, buraya yazıyorum, bununla savaşacağım. | Open Subtitles | حسناً ، إحفظوا كلماتي ، لأنني سأحارب هذا |
Yunan kaçakçıları hakkında bir kitap yazıyorum. | Open Subtitles | أنا كاتب وأنا الآن أقوم بكتابة رواية عن المهربين اليونان.. |
Şuraya yazıyorum, elimi sabunlayacağım. Muhtemelen binlerce defa. | Open Subtitles | وتذكر كلامي ، فسوف أنظف الصابون بشكل صحيح لعدة الآلاف من المرات |
Telefona neden mi yazıyorum? Aldırmayın, nasılsa öğreneceksiniz. | Open Subtitles | لماذا أكتبه على الجوال لاتهتم سأجد طريقة وأعلمك |
Sana, çok sevdiğini bildiğim bu şehrin güzel bir manzarasına bakarak yazıyorum. | Open Subtitles | أكتبُ إليك وأنا أطلّ على منظر مدينة جميلة أعرف أنك كنتِ تحبينها |
Hikayelerimdeki yanlış belkide budur. Parmaklarım çapraz yazıyorum. | Open Subtitles | ربما هذا ما يعيب قصصي إنني كنت أكتبها وأصابعي معقودة |
Sette bir grup aktörün etrafında aylaklık etmiyorum Audra; yazıyorum. | Open Subtitles | لمُصَاحَبَة الممثلين؟ أنا لا أعْمَلُ ذلك.انا أَكْتبُ. |
Notlarım çok iyi ve zaman, zaman El Feneri'ne yazı yazıyorum. | Open Subtitles | درجاتي متميزة للغاية وغالباً ما أقوم بالكتابة لمجلة التورتش |
Sonra bir tomar kağıda minnettar olduğum 50 şeyi yazıyorum, onu bir turna kuşu origamisi yapıp camımdan dışarıya salıyorum. | TED | ثم أدوّن بامتنان 50 شيئًا على لفافة ورقيّة أطويها في شكل أوريغامي وأقذفها من نافذتي. |
Ev ve orada yaşadıklarımla ilgili bir kitap yazıyorum. | Open Subtitles | انه مسكون ايضاً، انا اؤلف كتاباً عنه وعن تجاربي فيه |