Bunların hiçbiri başka bir bilgisayarı satrançta yenmek için değil. | Open Subtitles | ليس أيّ من هذا لأجل هزيمة حاسوب آخر في الشطرنج |
Güçlü Japonları onların tüm teknolojileriyle yenmek zorunda kaldık. | TED | توجب علينا هزيمة اليابانيين الأقوياء مع كل مايمتلكون من تكنولوجيا |
Eğer onları yenmek istiyorsan yok edilemez bir boğaya dönüşmelisin. | Open Subtitles | إن كنت تريد التغلب عليهم يجب أن تصبح ثورا لايقهر |
Atalarım, Wraithleri yenmek için, onlar gibi düşünmeyi öğrenmeye karar vermişlerdi. | Open Subtitles | لقد قرر أجدادى أنه لكى نهزم الريث فلابد أن نفكر مثلهم |
Ben Noxon onu takip, bana onu yenmek izin vermedi. | Open Subtitles | لقد تبعتها إلى مكان النيكسون لكنها لم ترد القضاء عليه |
ağrıyı dindirmek, hastalığı yenmek, sağIıklı kalmak için insanlara yardım etmem gerekiyor. | Open Subtitles | أنا من المفترض أني أساعد الناس ليسيطروا على ألمهم لهزيمة المرض,للبقاء أصحاء |
Biz onu yenmek için süper silahımıza başvururuz. | TED | ونحنُ الآن بصدد توجيه سلاحنا القوي الخارق نحو هزيمته. |
Bunu yenmek zor olacaktır. | Open Subtitles | قد حصلت على قوة روح القمر و المحيط و سوف يكون من الصعب هزيمتهم. |
Sadece seni yenmek için mi bu işi yaptığımı sanıyorsun, Peter? | Open Subtitles | هل تعتقد أنني في هذه الوظيفة للتغلب عليك فقط ، بيتر؟ |
Kendi şehrini savunan dünyanın en güçlü adamını yenmek zorunda kaldık. | TED | توجب علينا هزيمة أقوى إنسان في العالم دفاعاً عن مدينته |
Hanks'i yenmek istiyorsun. Etrafından dolanmalı ve üstüne çıkmalısın. | Open Subtitles | ان اردت هزيمة هانكس يجب ان تلف من حوله للقمة |
Eğer dedikleri doğru ise Ray'i yenmek bu gerçekliği ve içindeki herşeyi yok edebilir. | Open Subtitles | إذا ما قالوه صحيح، و هزيمة راي يمكن أن تدمر هذا الواقع وكل ما فيه. |
Tabi vampirleri kendi mekanlarında yenmek istiyorsanız... | Open Subtitles | ببساطة لن يقوم بشئ ليس ان كنت تتوقع هزيمة مصاصي الدماء في بلدتنا |
Şimdiye kadar yaptığım en zor şey kanseri yenmek dışında. | Open Subtitles | هذا أصعب موقف قد واجهته إلى جانب التغلب على السرطان |
Bu işe yaramazsa ben sadece söylüyorum, onların küçük bir almak geldiğinizde biz Mantikorlar yenmek olamaz. | Open Subtitles | أنا فقط أقول ، إذا لم ينجح هذا لا نستطيع أن نهزم المشعوذين عندما يأتون ليأخذوا صغيرهم |
Ayaktakımı milisleri yenmek birşeydir, General Bison'un kuvvetlerini yenmek oldukça farklı şeydir. | Open Subtitles | لكن هؤلاء الجنود لم يحتفلوا بالنصر بعد فهم يعلمون أن القضاء على المسلحين الرعاع فى المدينة شىء |
Efendimi yenmek için yaptığın her şey onu daha da güçlendiriyor. | Open Subtitles | كل شيئ تفعله في محاولة سعيك لهزيمة سيدي فقط يجعله أقوى |
Onu yenmek olanaksız. Biz konuşurken o daha da güçleniyor. | Open Subtitles | لن نستطيع هزيمته إن قوته تزداد أثناء كلامنا |
Onları yenmek bir şey değil zaten. Ben 50 kg.lık tutup rekor deneyeceğim. | Open Subtitles | بدلا من ذلك أتمنى هزيمتهم والتقاط 50 كيلو سمك السلمون المرقط |
Küresel bir salgını yenmek için küresel bir topluluk olarak çalışmak gerekiyordu. | TED | وتطلب الأمر العمل كمجتمع عالمي للتغلب على جائحة عالمية. |
O kadınları kendi oyunlarında yenmek güzel olurdu. | Open Subtitles | سيكون أمراً جميلاً أن أهزم أولئك النسوة في لعبتهن الخاصة. |
Biz yani, iksir olmadan ona yenmek olamaz biz Gölgeler Kitap bizim için bulmak için bir cadı gerekir . | Open Subtitles | لا يمكننا أن نقضي عليه بدون الجرعة ، مما يعني نحتاج لساحرة لتبحث لنا . عن هذا في كتاب الظلال |
- Biz de tavla oynayalım mı? - Sizi yenmek imkansız, Başçavuşum. - İyi akşamlar, efendim. | Open Subtitles | لعبة أخرى من الجاكيه أنت الذي لا يهزم |
Ve Güç, olmadan biz onları yenmek mümkün asla. | Open Subtitles | وبدون القوة، نحن لن نكون قادرين على إلحاق الهزيمة بهم. |
Şimdi, size ortak düşmanımızı yenmek için birlikte çalışmayı öneriyorum. | Open Subtitles | الآن,أنا أقترح أن نعمل معاً لنهزم عدونا المشترك |
Amacımız Knuckle ve Shoot'u yenmek değil. Güçlenip NYY'ye girerek Kite'ı kurtarmak. | Open Subtitles | هدفنا دحر (نوكل) و(شوت) وأن نصير" "(أقوى، ثم العودة لـ (ن.خ) وإنقاذ (كايتو |
Kuyruklu yıldız buraya gelmeden önce, Ateş Ulusu Kralını yenmek zorundasın. | Open Subtitles | يجب أن تهزم سيد النار قبل وصول المُذنب الكتاب رقم 2 : |