ويكيبيديا

    "yerçekimsel" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الجاذبية
        
    • الجذبي
        
    • جاذبية
        
    • جاذبيّة
        
    • بالجاذبية
        
    • الجذبية
        
    • الجاذبي
        
    • الجاذبيّة
        
    • جاذبيتها
        
    Yerçekimi; yerçekimsel alanın çaprazına eşit olarak dağılmış kütlesiz taneciklerden oluşmuştur. Open Subtitles الجاذبية مصنوعة من جزيئات معدومة الكتلة موزّعة بالتساوي حول الحقل الجذبي
    Kendi yerçekimsel kuyusu içinde kaybolması için ne kadar küçük olmak zorunda? Open Subtitles أي صغر ينبغى أن تصل إليه لتختفى في بئر الجاذبية خاصتها ؟
    yerçekimsel çekimi gezegeni sallantıdan bizi de hiddetli iklim sapmalarından kurtarır. Open Subtitles شدّه الجذبي يحمي الأرض من التخلخل. يحمينا من تقلبات الطقس الضارية.
    Yıldızın yerçekimsel çekiminin gelgit gerilimleri dünyanın manyetik kutuplarının ansızın tersine dönmesine, depremleri ve tsunamileri serbest bırakıp, global bir kaosa neden olabilir. Open Subtitles الإجهاد المدّي من جاذبية النجم قد يولد انعكاس مفاجئ لأقطاب الأرض المغناطيسية ويسبب زلازل
    Ancak kısa süre sonra cismin yerçekimsel serbest düşüş eğrisi çizmediğini fark ettik. Open Subtitles على أيّة حال، اكتشفنا قريباً أنّ الهدف، لم يكن يسير تبعاً لمنحنى جاذبيّة عشوائي
    Sanki, felaketin yerçekimsel gücünü hissedebiliyorlardı. Open Subtitles وكان الأمر كما لو أنهم أحسوا مسبقاً بكارثة متعلقة بالجاذبية.
    yerçekimsel kuyular büyük bir olay için bir araya toplanıyorlar. Open Subtitles إنّ آبار الجذبية تتجمع سوية إلى حدث هائل وحيد
    yerçekimsel çekimdeki göreceli değişim ölçeğinden bahsediyorsun. Open Subtitles لقياس التغيّر النسبي في السحب الجاذبي
    yerçekimsel anomalileri neredeyse 50 yıl önce tespit etmeye başladık. Open Subtitles بدأنا نرصد شذوذات في الجاذبيّة منذ 50 عاماً تقريباً
    Ancak yerçekimsel dalgaların dalgalanması havadaki moleküler gibi değil de uzayın kendisinde meydana gelir onları bir ışık demetinde germek yada sıkışmak renklerin değişmesine neden olur. Open Subtitles أثناء تنقل الموجة مني اليك لكن موجات الجاذبية لا تخترق جزيئات الهواء بل الفضاء عينه ما يعني أنها تستطيع أن تتمدّد أو تضغط شعاعا من الضوء
    Burada neredeyse yerçekimsel ve coğrafik bir yıkım gerçekleşiyor. Open Subtitles بورجز: هذا كله نتيجة اضطراب الجاذبية والطاقة الحرارية الأرضية
    Yakınsamanın yerçekimsel etkilerinden yararlanmışlar. Open Subtitles جعلوا استخدام الجاذبية آثار ناجمة عن التقارب
    yerçekimsel kuvvetler o kadar güçlü olacak ki her şey sıfır boyutunda sıkışacak ve puf diye merkez kaybolacak. Open Subtitles القوى الجاذبية ستكون قوية لضغط كُل شيء إلى نقظة البعد الصفري، ومركز الحفرة سوف يختفي.
    Üstesinden gelinen tüm yığının yerçekimsel gücü ferdi atomların elektromanyetik gücü, böylece çöküş içe doğru oluyor. Open Subtitles أن قوى الكتلة الكاملة الجاذبية .. تتغلب على ،القوى الكهرومغناطيسية لكل ذرة .محدثةً إنهيار نحو الداخل
    Ne zaman yerçekimsel tedirginliklerden bahsetsem güceniyor gibisin. Open Subtitles أشعر بامتعاضك كلما ذكرت اضطرابات الجاذبية
    Küçük, sınırlı bir alan yaratmayı planladığını biliyorum ama gravitonlara hakim olmak, yerçekimsel alanı yönetmek için bir şekilde hataya düştün. Open Subtitles لكنّك عثرت على طريقة للسيطرة على الجزيئات للتلاعب بالحقل الجذبي
    yerçekimsel alandaki değişimi denklemek için, onu donatmamız lazım. Open Subtitles علينا تجهيزها للتعويض عن التغيير في الحقل الجذبي
    Jüpiter'in yerçekimsel vuruşu kayadan çekirdeği ısıtır ve yüzeydeki buzu eritir. Open Subtitles السحق الجذبي للمشتري يسخّن اللُبّ الصخري ويذيب الثلج بالأعلى
    yerçekimsel bir olaydan öte gelen büyük bir fiziksel basınç uygulanırsa. Open Subtitles ضغط فيزيائي شديد، مسبب بحادث جاذبية كبير
    Gezegenin yerçekimsel alanında büyük bir dalgalanma var. Open Subtitles {\fnArabic Typesetting}إن مجال جاذبيّة .الكوكب يتقلّب بشدّة
    Evet, bu kesinlikle yerçekimsel bir sallanma. Open Subtitles أهذا تذبذب؟ أجل هذا بالتأكيد تذبذب بالجاذبية
    Bir kez yeterli malzeme ve yeterli kütleye ulaşıldığında yerçekimsel kuvvet güçlü bir hal alır. Open Subtitles متى تحظى بالموادّ الكافية، والكتلة الكافية تصير القوّة الجذبية أقوى
    yerçekimsel karmaşanın başladığı yer. Open Subtitles هناك حيث التلاعب الجاذبي بدأ
    Dünya'ya ne kadar yaklaşırsanız o kadar güçlü bir yerçekimsel alan, uzaya doğru ne kadar giderseniz o kadar zayıf bir yerçekimsel alan. Open Subtitles فكلّما إقتربنا إلى الأرض كلّما كان حقل "الجاذبيّة" أقوى, وكلّما إبتعدنا نحو الفضاء كلّما كان حقل "الجاذبيّة" أضعف.
    Bu düzensiz hareketler, cılız yerçekimsel çekilmelerinin Neptün'ün yörüngesiyle oynadığı daha uzak bir gezegenin varolma olasılığını ortaya attı. Open Subtitles هذه الحركة الغير منتظمة يُعتقد أنها بسبب وجود كواكب أُخرى أبعد "وأن شدّة جاذبيتها هى التى تلوى مدار"نبتون

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد