İlk önce, Jing-Mei annesinin masadaki yerini almak için cebelleşiyor. | TED | في البداية، حاولت جين ماي جاهدة أخذ مكان والدتها على الطاولة، |
Sanırım babamın yerini almak konusunda kötü hissediyor. | Open Subtitles | أعتقد أنّه يشعر بالسّوء حيال أخذ مكان أبي. |
Onun yerini almak istiyor musun, yoksa istemiyor musun? | Open Subtitles | هل تريد ان تأخذ مكانه ام لا؟ |
Tabii onun yerini almak istemiyorsan. | Open Subtitles | ما لم تريد أن تأخذ مكانه. |
yerini almak isteyen yeğeni tarafindan öldürüldü. | Open Subtitles | مقتول من قبل إبن أخوه والذي يتطلع لأخذ مكانه |
yerini almak isteyen yeğeni tarafindan öldürüldü. | Open Subtitles | مقتول من قبل إبن أخوه والذي يتطلع لأخذ مكانه |
Onlara Harrison'ın öldüğünü ve onun yerini almak istediğimi söyledim. | Open Subtitles | اخبرتهم ان "هاريسون" قد مات وانوي ان أخذ مكانه |
Onun yerini almak istiyorum. | Open Subtitles | أُريد أن أخذ مكانه |
Ailenin yerini almak isteyen başka aileler. | Open Subtitles | يريد أخذ المكان من العائلات الأخرى تريدون أخذ مكان العائلات |
Ben de annenin yerini almak istemiyorum Mason. | Open Subtitles | لاأريد أخذ مكان والدتك مايسون |
Hala Barry'nin yerini almak istiyor musun? | Open Subtitles | أمازلت تريد أخذ مكان (باري)؟ |
Onun yerini almak mı istiyorsun, Bobby niye devam etmiyorsun? | Open Subtitles | أتعلم ماذا؟ أتريد أن تأخذ مكانه (بوبي) |
Bruno bir mikrop ve 10,000 kişi onun yerini almak için sırada bekliyor. | Open Subtitles | (برونو) كالجرثومة ، وهناك 10.000 آخرين مثله تماماً مستعدون لأخذ مكانه |
Günah çıkarma için onun yerini almak ister misiniz? | Open Subtitles | أتريدين أخذ مكانه للاعتراف؟ |