ويكيبيديا

    "yiyoruz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نأكل
        
    • نتناول
        
    • سنأكل
        
    • سنتناول
        
    • ونأكل
        
    • نأكله
        
    • نَأْكلُ
        
    • سناكل
        
    • نتعشى
        
    • نأكلهم
        
    • ناكل
        
    • نمارس
        
    • اكلنا
        
    • بضاعتنا هي
        
    Ama bak, sizinle birlikte yemek yiyorum birlikte yemek yiyoruz. Open Subtitles لكن أنظر ، أنا آكل أيضا معك لذا نأكل سوية
    Onun sırtında yürüyoruz, havasını soluyor, yemeğini yiyoruz... Ve benim isteklerimi yapıyorsunuz. Open Subtitles نحن نعمل بارادته، نتنفس هواءه و نأكل طعامه و تقومون بما أريد
    Akron'daki bebek bakıcısını görebilmeleri için mi sabahın köründe yemek yiyoruz? Open Subtitles سوف نأكل عند بزوغ الفجر لكي يذهبا إلى أكرون ليقابلا المربية؟
    Biz biftek yiyoruz, canım. Tofulu mu, sebzeli dürüm mü istersin? Open Subtitles نتناول اللحم، عزيزتي، هل تريدين لفافة توفو أم لفافة خضار ؟
    Benim de yok. Yarın akşam birlikte yiyoruz. Open Subtitles ليس لدى شئ أيضاً سوف نتناول العشاء مساء غد
    Bu gece et makarnası yiyoruz köfte ve et sosuyla beraber. Open Subtitles حسنا، اليوم سنأكل شرائح الحم مع كرات اللحم و مرق اللحم.
    Öyle görünüyor ki, yemeği on küçük kızılderili ile yiyoruz, fakat ev sahibimiz olmadan. Open Subtitles يبدو اننا سنتناول العشاء مع العشرة هنود الصغار لكن بدون مضيفنا
    Amerikalılar elli yıldır rahat içinde yaşarken biz toprak yiyoruz. Open Subtitles طوال 50 عاما، عاش الأميركيون برخاء فيما كنا نأكل التراب
    Tabii şunu söyleyebilirsiniz: "o zaman sadece, tesadüfen, 500 gr böcek yiyoruz." TED الآن قد تقول، "أوكي، فحن نأكل 500 جرام فقط على سبيل الصدفة."
    Hayattan keyif almak için yiyoruz ve para kazanıyoruz. TED نحن نأكل و نجمع المال حتى نستطيع الاستمتاع بالحياة.
    AT: Her gün balık yiyoruz, dünyada en fazla balık tüketen biziz. Fazla hayvanımız yok, dolayısıyla TED أنوتي: حسنا، نحن نأكل السمك كل يوم، كل يوم، وأعتقد بأنه لا شك بأن معدل استهلاكنا للسمك هو على الأرجح الأعلى في العالم.
    Ancak sadece ihtiyacımız olduğu için yemek yemiyoruz, aynı zamanda zevk için de yemek yiyoruz. TED ولكننا لا نأكل من باب الحاجة فحسب بل نأكل كذلك من باب الاستمتاع؛
    Birlikte biniyoruz, biz, bak, biz, birlikte yemek yiyoruz ve birlikte uyuyoruz. TED نركب سوية, وكما تعلمين نأكل سوية. وننام سوية
    Neden? Artık yaşlanıyoruz, sağlıklı yemekler yiyoruz, egzersiz yapıyoruz. Peki ya aklımız? TED لماذا؟ حسنا نحن جيل الطفرة السكانية الكبيرة في الماضي كنا نأكل أكل صحي, نحن نمارس الرياضة , لكن ماذا عن عقولنا؟
    Neden mayasız ekmek ve acı otları yiyoruz? Open Subtitles لماذا نتناول خبز ليس به خميره و أعشاب مُره ؟
    Neden mayasız ekmek ve acı otları yiyoruz? Open Subtitles لماذا نتناول خبز ليس به خميره و أعشاب مُره ؟
    Eğer ayrılmak istemiyorsan neden birlikte yemek yiyoruz ki? Open Subtitles إذا لم ترغبي بتركها فلماذا نتناول هذا الغداء؟
    - Evde yiyoruz. - Hasta mısın yoksa? Open Subtitles ـ سنأكل بالبيت ـ هل أنت مريض او ما إلى ذلك؟
    - Homie, saat 5 oldu. Akşam yemeği yiyoruz. Open Subtitles إنها الخامسة مساءا يا عزيزي سنتناول الغذاء
    Çiftçi pazarlarını seviyoruz. Küçük aile çiftliklerini seviyoruz. Yerel yiyeceklerden söz ediyoruz. Organik yiyoruz. TED فنحن نحب أسواق المزراع ونحب المزارع العائلية الصغيرة ونتحدث عن الطعام المحلي ونأكل الأطعمة العضوية
    Artık tavşanları yiyoruz ya da şanslı bir gündeysek yaban domuzu yeriz. Open Subtitles وما نأكله من اللحم الآن فقط الأرانب، أو خنزير بري إن حالفنا الحظ بيوم ما
    Böylece biz ekmeği yerken, aynı zamanda İsa'nın vücudunu da yiyoruz. Open Subtitles لذا، متى نحن نَأْكلُ الخبزَ نحن نَأْكلُ جسمَ السيد المسيح أيضاً.
    Ramenimizi neden banyoda yiyoruz ki? Open Subtitles هل حقاً نحن سناكل الرايمون بالحمام؟
    Pam'in annesiyle yatıyorum. Yemek falan da yiyoruz. Open Subtitles أنا أقيم علاقة مع أم بـام وبعض الأحيان نتعشى
    Zamanın başlangıcından beri onları yiyoruz ve kafeslere tıkıyoruz. Open Subtitles أعني، كنا نأكلهم ونحبسهم في أقفاص منذ بداية التاريخ
    Bende yemiyorsak sende yiyoruz. Open Subtitles نحن دائما ناكل في بيتك ولا ناكل بشقتي
    Evlerine zorla giriyoruz, bütün yemeklerini yiyoruz lanet yataklarında uyuyoruz. Open Subtitles نحن محبوسون فى منزلهم ولقد اكلنا اكلهم. ونمنا فى أسِرّتهم اللعينه
    Kargaşadan ve melanetten ekmek yiyoruz. Open Subtitles بضاعتنا هي الفوضى والأذى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد