Çoklu evrenin çoğunda hiçbir şey yoktur ve biz fizik kanunlarının bir şeylerin olmasına izin verdiği birkaç yerden birinde yaşıyoruz. | TED | في غالب الكون المتعدد لا يوجد شئ، ونحن نعيش في واحد من الأماكن القليلة حيث تسمح قوانين الفيزياء بوجود شئ ما. |
Bu gezegene hızlı bir kadın yoktur ve asla da olmamıştır. | TED | لا يوجد شيء اسمه انثى سريعة .. انهن لسن سريعات فحسب .. |
Kayba karşı bir duyarlılık yoksa aşk diye bir şey de yoktur, ve o çaresizliğin hayaleti samimiyetin lokomotifi olabilir. | TED | لا يوجد حب دون ترقّب الخسارة، و هذا شبح اليأس يمكن أن يكون الدافع للمودة. |
Yani bir karınca kolonisinde yönetici yoktur ve merkezi kontrolün olmadığı böyle tüm sistemler çok basit etkileşimlerle düzenlenirler. | TED | في المستعمرة، لا يوجد صاحب سلطة، وكل الأنظمة الشبيهة بدون تحكم رئيسي يتم تنظيمها باستخدام تواصلات بسيطة. |
Basit veya kolay bir cevap yoktur ve hatta doğal çevreyi koruma konusundaki iyi niyetli çabalar bile bazen problemlere neden olur. | TED | لا يوجد جواب بسيط أو سهل. حتى جهود الحميدة المبذولة في الحفاظ على البيئة تواجه في العادة مشاكل تعرقلها. |
Tesadüf ve rastlantının yeri yoktur... ve bundan kaçış da yoktur. | Open Subtitles | لا توجد صدفة، لا يوجد حظ سيء و أيضا لا يوجد هروب |
Hiç meyve yoktur ve çok az böcek bulunur. | Open Subtitles | لا يوجد طعام ، فقط بضعة حشرات للتغذية عليها. |
Ayrıca yumurtanın beyazı protein deposudur, ...kalorisi azdır, hiç yağı yoktur ve tadı da öyledir. | Open Subtitles | ويصادف أن بياض البيض مليء بالبروتين.. منخفض في السعرات الحراريه لا يوجد به دسم و.. وطعمه يبدو كذلك |
İnsanın doğasında olan bir şey için tedavi yoktur. Ve deneyen hekimler de ahmaktır. | Open Subtitles | لا يوجد علاج لإنسان مضطرب ويكون طبيباً أحمق من يحاول ذلك |
Kangrenden ölmek kadar kötüsü yoktur ve onun acı içinde kıvranarak milim milim ölmesine izin veremem. | Open Subtitles | لا يوجد موت اسوء من ...الموت من الغرغرينا .... وانا لا يمكننى ان اتركه يموت |
Burada suç işlenmez, yoksulluk yoktur ve sataşma olmaz. | Open Subtitles | لا يوجد فيها مشاكل ولا اطماع ربحيه |
Asla kanıt yoktur. Ve hep sağlam bir inkar bulunur. | Open Subtitles | لا يوجد هناك إثبات لإنكار ذلك دائماً |
gerçek şudur ki: ortada El Kaide denen İslami bir ordu veya grup diye bir şey yoktur.Ve hiçbir istihbarat subayının bu örgütten haberi yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد جيش إسلامي أو جماعة إرهابية تسمى القاعدة quot; , وكلضابطمخابراتمـطـَّـلعيعرف هذا, 690 00: 49: |
Apache dilinde yalancı kelimesi yoktur, ve onlar yalan nedir bilmezler. | Open Subtitles | لا يوجد في قاموس "الأباتشي" كلمة الكذب |
Devlet yoktur ve insanların sonu geldi! | Open Subtitles | لا يوجد دولة، والشعب على وشك الموت! |
Çoğunluğun kararına göre Florida Temyiz Mahkemesi'nin belirlediği 12 Aralık bitiş tarihini kaçırdığımız için Eşit Koruma ihlalini çözmek için zaman yoktur ve bu nedenle tekrar sayım sonlandırılmalıdır. | Open Subtitles | لقد حكمت الأغلبية بأنه بما أننا فوتنا الموعد النهائي في 12 ديسمبر الذي حددته المحكمة العليا في فلوريدا... فإنه لا يوجد وقت لحل انتهاك حماية المساواة |
Dolayısıyla, parasal teşvik yoktur ve bu sistemde parasal teşvik yoksa, işler yürümez ve bütün bunların üstüne, yükselen petrol fiyatları bugün daha da hız kazanmış olan çevresel-sosyal tren kazasının yüzeye çıkan birçok sonucundan sadece bir tanesidir. | Open Subtitles | لذلك، لا يوجد اي حافز مالي و في هذا النظام (السوق) اذا لم يتواجد المحفز المالي، لا شيء يحدث. وفوق كل شيء، ذروة النفط التي وصلناها هي |
Alvin, hırkızlık diye bir kelime yoktur ve o yağmalamak'tır. | Open Subtitles | (آلفين)، لا يوجد قراصنة |