ويكيبيديا

    "yol kenarına" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • جانب الطريق
        
    • بجانب الطريق
        
    • قارعة الطريق
        
    • حافة الطريق
        
    yol kenarına döşenen mayınlar bugün altı Amerikalı askeri öldürdü. Open Subtitles قتل ستة جنود أمريكين عند انفجار قنابل على جانب الطريق
    Neden bana ilaç verip yol kenarına attığını söyleyene kadar gitmeyeceğim. Open Subtitles لن أرحل حتّى تخبريني بسبب تخديركِ إيّاي وتركي على جانب الطريق
    Kraft kurbanlarını yol kenarına atmadan önce tecavüz de ediyordu. Open Subtitles كرافت اغتصب ضحاياه ايضا قبل ان يرميهم على جانب الطريق
    Üç gece önce boğulmuş ve ölene kadar bıçaklanmış ardından yol kenarına atılmış. Open Subtitles لقد تمّ خنقها و بعدها تمّ طعنها حتّى الموت و بعدها تمّ رميها بجانب الطريق قبل ثلاثة ليالي
    Hiçbir genç kızın cesedi kaza sonucu yol kenarına düşmez Open Subtitles فتاة مراهقة لا تظهر فجأةً على قارعة الطريق ميتة جراء حادثة
    Biliyorsun, 24 saat içinde bu ağaçları yol kenarına atacaklar. Open Subtitles تعلمين ، بعد 24 ساعة ستكون هذه الأشجار مجرّد قمامة على حافة الطريق
    Neden bana ilaç verip yol kenarına attığını söyleyene kadar gitmeyeceğim. Open Subtitles لن أرحل حتّى تخبريني بسبب تخديركِ إيّاي وتركي على جانب الطريق
    Normalde Büyük Kanyon'a gidecektik ama hep kafası dumanlı olduğundan yol kenarına çekip duruyordu. Open Subtitles تقريباً سيذهب لوادي كانيون ولكنه ظل ينتشي ويتوقف على جانب الطريق
    Kimsenin tanımadığı bir evsiz yol kenarına uyurken eziliyor. Open Subtitles متشرد لا أحد يعرفه يُقتل أثناء نومه على جانب الطريق
    Kimsenin tanımadığı bir evsiz yol kenarına uyurken eziliyor. Open Subtitles متشرد لا أحد يعرفه يُقتل أثناء نومه على جانب الطريق
    Durdu ve beni yol kenarına bıraktı. Sonra da çekip gitti. Open Subtitles و تركتني على جانب الطريق و ابتعدت بسيارتها
    Dırdır edersen yol kenarına çeker, seni arabadan atar ve dönüşte geri alırız. Open Subtitles لو بدأت النواح ، سنقف على جانب الطريق و نركلك خارج السيارة و نرجع لأخذك فيما بعد
    Ne? Az önce 5 milyon doları yol kenarına bağlı bir halde bıraktık. Open Subtitles ، لقد تركنا لتونا 5 ملايين دولار مقيدة إلى جانب الطريق
    Bir fahişeyi levyeyle öldürüp yol kenarına atmaktan tutuklanmış. Open Subtitles اعتقل لقتله عاهرة بعتلة، تركها على جانب الطريق السريع
    Ama öz annesi tarafından bir kehanet yüzünden doğar doğmaz yol kenarına atılıvermenin nasıl bir his olduğunu düşünün. Open Subtitles ولكن تخيل كيف كان شعوره عندما أمه قامت بتركه على جانب الطريق لحظة ولادته، كل ذلك بسبب نوع ما من النبوءة.
    Yani çarpıştılar, kurban arabayı yol kenarına çekti. Open Subtitles لذا، كان هنالك تصادم والضحية أوقف السيارة بجانب الطريق
    yol kenarına bıraktım. Anahtarlar lastiğin üzerinde. Open Subtitles تركت سيّارة الـ(سوبربان) بجانب الطريق والمفاتيح ببيت العجلة
    Birkaç gün sonra polisler arabasını yol kenarına radyatörü delinmiş halde buldu ama Zoey'den bir iz yoktu. Open Subtitles بعد عدة أيام، وجدت الشرطة السيارة بجانب الطريق مع مُسخن متدهور (لكن لا علامة عن (زوي
    İlk kurban Dan Chen boğulup yol kenarına atılmış. Open Subtitles الضحية الاولى دان تشين خُنق والقي به على قارعة الطريق
    yol kenarına düşüp ölmüş olsa gerek. Open Subtitles لقد تم القائه كجثة على قارعة الطريق
    Kötü bir şekilde dövülmüş ve yol kenarına atılmış. Open Subtitles بُرّح ضرباً وتمّ رميه على قارعة الطريق
    Araba yol kenarına park edilmiş. Open Subtitles ـ يوقف سيارته على حافة الطريق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد