Mutlaka bir yolunu bulmuştur. | Open Subtitles | كان ليجد سبيلاً إنْ شعر أن ثمَّة خطر، |
Korktuysa bile, bunu yenmenin bir yolunu bulmuştur. | Open Subtitles | -إن إنتابه الخوف، كان يتبين سبيلاً لهزيمته . |
Korktuysa bile, bunu yenmenin bir yolunu bulmuştur. | Open Subtitles | -إن إنتابه الخوف، كان يتبين سبيلاً لهزيمته . |
Ve kazanmanın da bir yolunu bulmuştur. Scotty'yi ışınlanma odasına koyup, Chekov'un midesine kilitlemiştir. | Open Subtitles | ولقد اكتشف طريقةً للربح لديه (سكوتي) في غرفة الانتقال |
Ve kazanmanın da bir yolunu bulmuştur. Scotty'yi ışınlanma odasına koyup, Chekov'un midesine kilitlemiştir. | Open Subtitles | ولقد اكتشف طريقةً للربح لديه (سكوتي) في غرفة الانتقال |
- Aklına girmeni engellemenin bir yolunu bulmuştur belki. | Open Subtitles | -ربما وجدت سبيلاً لتبعدكِ عن عقلها |
Kaybedilecek bu kadar çok şey varsa Spock mutlaka bir yolunu bulmuştur. | Open Subtitles | (سبوك) كان ليجد سبيلاً. |