Yukarı baktım ve Afganlı çocuğu gördüm. Bu iş ona uygun değil. | Open Subtitles | نظرت للأعلى فكان هناك ذلك الفتى الأفغاني |
Yukarı baktım ve bir kaç damla tam dudaklarımın üstüne düştü... | Open Subtitles | نظرت للأعلى قطرتان أسقط حقا على شفاهي. |
Yürüyordum, yukarı baktım... ve duydum bunu ve birisi Ataların Çemberinden uçtuğunuzu mu söyledi? | Open Subtitles | أثناء ما كنت أتمشى لقد نظرت للأعلى وسمعت--شخص ما يقول أنها تطير من خلال حلقة الأسلاف؟ |
Bir kere New York'a gittim. Yukarı baktım... ve binaları gördüm. | Open Subtitles | ذهبت إلى نيويورك مرة وحينما نظرت للأعلى... |
Ve ben Yukarı baktım ve oradaydı. | Open Subtitles | ثمّ... ثم نظرت للأعلى وجدته أمامي |