| Normalde ayrışma sırasında havaya salınması gereken gazlar, katı çikolatanın içinde sıkışmış ve Yumuşak dokuyu, kokulu bir sıvıya dönüştürmüş. | Open Subtitles | الغازات التي عادة ما يتم إطلاقها في الهواء خلال التحلل حوصرت في الشوكولاتة الصلبة حوّل الأنسجة اللينة إلى سوائل فاسدة |
| Yumuşak dokuyu kaldırınca bunu fark ettim. | Open Subtitles | بعد إزالة جميع الأنسجة اللينة , لاحظتُ هذا |
| Yumuşak dokuyu taklit ettik. | Open Subtitles | ليحاكي الأنسجة اللينة |
| İyi ama bu kadar yüksek basınç Yumuşak dokuyu yok edebilir. | Open Subtitles | مهلاً . بهذا الضغط قد يدمر الأنسجة الناعمة |
| Daha rahat inceleyebilmek için Yumuşak dokuyu temizleyeceğim. | Open Subtitles | سوف أنزع الأنسجة الناعمة لأخذ نظرة أفضل |