Ok zırhını delip geçmedi. Yere düştüğünde kendinden geçtin sadece. | Open Subtitles | السهم لم يخترق درعك, وعندما سقطت إرتطمت بالأرض |
Bazen senin zırhını ödünç alıp avluda ordan oraya zıplar ve kılıcını çekip | Open Subtitles | بعض الأوقات يستعير درعك وكان يضرب بسيفك في الساحة متظاهرا ملوحا بسيفك |
Parlak zırhını giyip kuşanıyor, sıska atının üzerine çıkıyor ve zafer arayışıyla kasabayı terk ediyor. | TED | فارتدى درعه البالي، وامتطى فرسه الهزيل، وترك قريته باحثاً عن المجد. |
Dedem de zırhını yine rahatça giyebilir. | Open Subtitles | سيتمكن جدّى من ارتداء درعه علناً مجدّداً |
Babanın zırhını çalıp evden kaçtın bir asker kılığına girip komutanını kandırdın | Open Subtitles | سرقت درع أبيك هربت من البيت انتحلت شخصية جندي خدعت قائدك |
Bu kurdun zırhını hiçbir köylü yapamaz. | Open Subtitles | لا قروى استطاع اختراع ذلك الدرع الديدانى |
Arkadaşın içeri girdi, seni patakladı ve zırhını aldı. | Open Subtitles | الأخ الصغير دخل إلى هناك و أخذ بذلتك |
Diğerleri cesedi yağmalarken ben seni uzak bir tarafa götürüyorum ve orada deri zırhını çıkarmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | بينما يقوم الآخرون بنهب الجثث سأقودك إلى مكان معزول بينما أحاول أن أزيل عنك درعك الجلدي |
Şimdi zırhını benim elektromanyetik frekansıma ayarla. | Open Subtitles | الآن ضع درعك ليطابق ترددي الكهرومغناطيسي |
Neden birkaç önemsiz parçacık için zırhını giydin ki? | Open Subtitles | لماذا ترتدي درعك من أجل حفنة من الجزيئات الضعيفة؟ |
Bazen, birisinin sana ateş etmesini durdurmanın tek yolu zırhını çıkarmaktır. | Open Subtitles | احيانا افضل طريقة لجعل أحدهم يتوقف عن اطلاق النيران عليك هي خلع درعك |
zırhını oluşturmak için gereken mükemmel parçayı arıyor o. | Open Subtitles | انة يبحث عن العظمه المثالية ليكمل درعه العظمى |
zırhını kazanmak için bir Lekesiz elinde gümüş ile köle pazarına gitmeli ve yeni doğmuş bir bebeği, annesinin önünde öldürmelidir. | Open Subtitles | ليكسب درعه يجب أن يذهب الطاهر لسوق العبيد بعلامة فضية و يجد رضيع جديد و يقتله أمام أمه. |
Çobana zırhını vermeye çalışır ve çoban da "Hayır," der. | TED | بينما يهمّ بإعطاء درعه للراعي، قال الراعي: "لا." |
Babanın zırhını çalıp evden kaçtın, bir asker kılığına girip, komutanını kandırdın, | Open Subtitles | سرقت درع أبيك هربت من البيت انتحلت شخصية جندي خدعت قائدك |
Son buluşmamızda umduğum gibi nötron zırhını çalıştırmayı unutmuştu. | Open Subtitles | لقد فشل فى تنشيط درع السفينه النيترونى كما كنت آمل فى آخر صدام بيننا |
Hıristiyan'ın zırhını aldılar, kılıcını çaldılar ve onları kelepçelerle tutukladılarki yargıca götürülebilsinler. | Open Subtitles | ونزعوا درع وسيف المسيحي ووضعهم في سلاسل ليُعرَضوا على القاضي |
Çünkü onu da içine alacak kadar zırhını çatlatırsan sonra oraya o çatlakla dönmek zorunda kalırsın. | Open Subtitles | لأنّه إنّ أنكسر ذلك الدرع بما فيه الكفاية تسمحين لها بالدخول ثمّ يتوجب عليّك العودة منكسره. |
Adamım zırhını geri alabilirsin. | Open Subtitles | يا رجل من الجيد أن تستعيد بذلتك |
Spencer savaş zırhını, koruma molasını,.. | Open Subtitles | سبنسر خسر ميدان قتاله دروع المعركة و الخوذ |
- zırhını kaybetmen gerçekten çok kötü olmalı. | Open Subtitles | يبدواانخسارتك لدرعك مريع. |
Bunu yapabilmen için zırhını çıkarmamalıydın. | Open Subtitles | ما كان عليك ترك دِرعك لأجل هذا. |
Bir şeyler gerçekleştiğinde işi şakaya vururum. Sen de zırhını kuşanıyorsun. | Open Subtitles | عندما تصبح الأمور حقيقية، أنا ألقي نكاتاً، وأنتِ ترفعين درعكِ. |