Onu White'ın adamlarından biri zannettik. Meğer onu oradan çıkarmaya çalışan biriymiş. Onu engelledik. | Open Subtitles | ظننا إنه واحد من الرجال البيض، ولكنه كان هناك ليخرجها، لقد فشلناه |
Baraja gideceğini zannettik. Onun yerine kasabaya nasıl gittin? | Open Subtitles | ظننا أنك ذهبت للسد, كيف ذهبت للمدينة بدلاً من ذلك؟ |
Sana güvendik Andy. Ne yaptığını bildiğini zannettik. | Open Subtitles | يا إلهي لقد وثقنا بك يا أندي إعتقدنا أنك تعرف ما تفعل. |
Çok yakında olduğunu zannettik, sonra aniden bir hafta geçti. | Open Subtitles | إعتقدنا بأنّه يحدث قريبا، ثمّ قبل إسبوع حدث فجأة |
Evlendikten sonra düzelir zannettik, ama bilmediğimiz birçok şeyleri varmış. | Open Subtitles | لقد اعتقدنا بأنها ستتحسّن بعد زواجها لكن كانت هنالك أمور عديدة لا نعرفها |
*Ivan geldi zannettik. Burada hiç Rus gördünüz mü? | Open Subtitles | "اعتقدنا أن "ها هنا وصل إيفان أنظر ما إذا كان هناك روس |
Arabasını çarpan adama ait olduğunu zannettik. | Open Subtitles | لقد أعتقدنا أنه يعود للشخص صاحب حادثة السيارة |
Hepimiz kalp krizinden yere düşüp öleceğini zannettik. | Open Subtitles | لقد ظننا أن سيموت مُصاباً بسكتة قلبية فى الحال |
Sonunda bittiğini sanmıştık. Dehşetten kurtulduğumuzu zannettik. | Open Subtitles | و أخيراً عندما ظننا أن الأمر انتهى وظننا أننا نجونا من ذلك الرُعب |
Ormana bir şeyin düştüğünü gördük, uçak zannettik. | Open Subtitles | لكننا شاهدنا شيئاً يتحطم بالغابة ظننا بأنه طائرة |
İlk başta, başka bir kahramanın kemerinden koptu zannettik. | Open Subtitles | في البداية ظننا بانه مزق من حزام بطل اخر |
Tanrı'ya şükürler olsun. Öldüğünü zannettik oğlum. | Open Subtitles | حمداً للرب ، ظننا أننا فقدناك |
Biz de cesurca hırsızı yakaladı zannettik. | Open Subtitles | ظننا أنه أمسك به شجاعةً منه |
Biz fidye almak için kaçırdıklarını zannettik. | Open Subtitles | لقد إعتقدنا بأنهُ قد خُطف من أجل أن ندفع فدية |
Wraith yaptı zannettik, ama uymadı. | Open Subtitles | لقد إعتقدنا أن الفاعل هم الريث, و لكن لم يتطابق الأمر معهم. |
Oraya kendi arabasıyla gelmişti, bu nedenle kendi arabasıyla döneceğini zannettik. | Open Subtitles | قاد هناك من تلقاء نفسه، لذا نحن فقط إعتقدنا إنّه كا ذاهب إلى سيارته |
Ağaç kasabının seni öldürdüğünü zannettik! | Open Subtitles | اعتقدنا جراح الشجر قتلك |
Siz bağışık zannettik. | Open Subtitles | "لقد اعتقدنا أنكم من "المنيعين |
Siz bağışık zannettik. | Open Subtitles | "لقد اعتقدنا أنكم من "المنيعين |
Dışarda yıldızlara bakıyorsun zannettik. | Open Subtitles | . أعتقدنا أنك بالخارج تنظر للنجوم |
Kimse yaşamıyor zannettik. | Open Subtitles | لقد أعتقدنا أنه فارغ |