| Belki de senden ve zayıflıklarından o kadar çok utanıyorum ki seni her zaman kız olarak düşünüyorum. | Open Subtitles | حينذاك لن يكون عليّ الخجل من ضعفك ...يمكنني أن أفكر بك كفتاة دوماً |
| İnsan zayıflıklarından seni kurtaracağım. | Open Subtitles | سأشفيك من ضعفك البشري |
| Empyrean çeliği dışında bir başmeleğin birkaç zayıflıklarından biri. | Open Subtitles | هو أحد نقاط الضعف القليلة للملائكة الساميين إلى جانب المعدن السماوي |
| Antrenmanın amacının rakibinin zayıflıklarından faydalanmak olduğunu anlamıştı. | Open Subtitles | -لقد استوعب المسألة لتفضح نقاط الضعف في خصمك |
| Nostalji insanoğlunun en büyük zayıflıklarından biridir. | Open Subtitles | للاهتمام بالمزرعة الحنين هو واحد من أعظم نقاط ضعف الإنسان |
| Ateş, cadıların en büyük zayıflıklarından biridir. | Open Subtitles | النار هي إحدى أعظم نقاط ضعف السحرة |
| Beni zayıflıklarından arındırdı. | Open Subtitles | حررني من ضعفك |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 