ويكيبيديا

    "zayıflatır" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يضعف
        
    • تضعف
        
    • ضعيفاً
        
    İşlem maliyetinin hızla düşmesi değer zincirini birarada tutan tutkalı zayıflatır ve ayrılmalarına sebep olur. TED والهبوط الحاد في تكاليف المعاملات يضعف الغراء الذي يحمل سلاسل القيمة معا. ويسمح لهم بالانفصال.
    Bu arı kovanına zararlıdır çünkü bağışıklık sistemlerini zayıflatır. Bu da strese girmelerini ve güçsüz düşmelerini kolaylaştırır. TED هذا سيؤدي لتدمير الخلية لأنه يضعف الجهاز المناعي لدى النحل ويجعلها أكثر حساسية للتوتر والأمراض
    Böylece hücrelerarası iletişim yavaşlar ve en nihayetinde vücudun işlevsel gücünü zayıflatır. TED كما أن االإتصال بين الخلايا يصبح بطيئًا كذلك، وهو ما يضعف في نهاية المطاف قدرة الجسم الوظيفية.
    Işığın gücü karanlığı bastırır zayıflatır. Open Subtitles كثافة الضوء الذي يبدد الظلام تبدو كأنما تضعف.
    Tepesi üst pencerelerimizi gölgeler, ve kökleri temellerimizi zayıflatır. Open Subtitles الظلام يتوج نوافذنا الآعلى , والجذور تضعف أساساتنا
    Korku, seni durdurur ve zayıflatır. Open Subtitles أما الخوف فهو ما يمنعك عن التصرف ويجعلك ضعيفاً.
    Korku, seni durdurur ve zayıflatır. Open Subtitles أما الخوف فهو ما يمنعك عن التصرف ويجعلك ضعيفاً.
    Evin temelinin tamamını zayıflatır o çatlak. Open Subtitles ذلك يضعف الأساس بأكمله الذي يجلس المنزل عليه
    Buldum! Prednizon bağışıklık sistemini zayıflatır. Open Subtitles أعلم، البريدنيسون يضعف الجهاز المناعي
    Seks ana kasları zayıflatır. Yumuşarlar. Open Subtitles الجماع يضعف لب العضلات، تصبح مؤلمة
    İkinizi zayıflatır ya da bağınızı koparır. Open Subtitles وسوف يضعف كلا منكما أو يكسر الرابطة
    Keşişlerin dünya hakimiyetini zayıflatır. Open Subtitles ذلك يضعف قبضة للرهبان على العالم.
    İyimserlik her denklemi zayıflatır. Open Subtitles التفاؤل يضعف أي معادلة
    - ...durumumuzu zayıflatır. Open Subtitles هذا يضعف موقفنا
    Onu yerinden etmeye dair herhangi bir girişim bizleri zayıflatır sadece. Open Subtitles أي محاولة لإبعاده الآن سوف تضعف لنا جميعا فقط.
    Kronik bronşit, amfizem ve astım gibi akciğer hastalıkları, oksijen taşıyan geçiş yollarını küçültürken, kana oksijen getiren zarı zayıflatır. TED تُقلِص أمراض الرئة مثل الالتهاب الرئوي المزمن، وانتفاخ الرئة، والربو الممرات التي تحمل الأكسجين، بينما تضعف الغشاء الذي ينقل الأكسجين للدم.
    Kadınlar bacakları zayıflatır. Open Subtitles النساء تضعف القدم
    Kadınlar bacakları zayıflatır, ha? Open Subtitles النساء تضعف القدم... هه؟
    Sana iyi gelmez. Seni zayıflatır. Open Subtitles ليست جيدة لأجلك, تجعلك ضعيفاً
    Aşk seni zayıflatır, Moonja! Open Subtitles ! (الحبّ يجعلك ضعيفاً يا (موجا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد