Kendine zihinsel olarak saldırmaya hazır mısın?" | TED | أتريد أن تجعل من نفسك كمن يهاجم نفسه عقلياً ؟ |
Aksi takdirde, zihinsel olarak, günü geçirmeye elverişli olmazsınız. | TED | إن لم تقم به، لن تكون قادراً على تسيير أمورك عقلياً. |
Sağlık mahkemesinin görevi, zihinsel olarak yetersiz olanları kısırlaştırmaktı. | Open Subtitles | لقد كانت مهمّة المحكمة الصحية خِصاء العاجزين عقلياً |
Aklıma gelmişken, doğanın ikizleri fiziksel veya zihinsel olarak cezalandırması inancı bir temele dayanıyor mu? | Open Subtitles | هل هناك مؤسسات لهذا الأعتقاد السائد ان التوائم عادة, يعاقبون من الطبيعة سواء جسديا او عقليا معا |
Piper, sanırım gerçekten o şeye zihinsel olarak bağlanmışım. | Open Subtitles | بايبر، أعتقد أنني فعلاً مُرتبطة بذلك الشيء روحياً |
Sen zihinsel olarak körsün. Nörolojistler buna görsel agnozia adını veriyorlar. | Open Subtitles | أنت أعمى من الناحية العقلية وهو ما يسميه أطباء الأعصاب قصور في الحواس |
Duygusal ve zihinsel olarak iyidim. | TED | عاطفياً وعقلياً كنت أُبلى بلاءاً حسناً. |
Fiziksel olarak, fakat zihinsel olarak ya da arzulayarak değil. | Open Subtitles | جسدياً، ولكن ليس عقلياً أو من ناحية الرغبة |
Kökenlerimiz bizi daha az insan yapmaz, fiziksel olarak da ve kesinlikle zihinsel olarak da. | Open Subtitles | اصولنالاتَجْعلُناأقل منأيّإنسان , لَيسَ جسدياً وبالتأكيد لَيسَ عقلياً. |
Bence sen zihinsel olarak dengesizsin, birinin üstü olmaya uygun değilsin. | Open Subtitles | أعتقد أنك غير مستقر عقلياً وأنك غير مناسب لتكون رئيس أحد بالعمل |
Kardeşim lafta uyuşturucu bağımlısıymış agresifmiş, zihinsel olarak rahatsızmış. | Open Subtitles | وبأنه كان عدائياً وأنّه كان مختلاً عقلياً |
Evet zihinsel olarak. Ve bu da. | Open Subtitles | نعم ، حسناً ، عقلياً ، هو أيضاً في الثامنة |
zihinsel olarak hisleri ve düşünceleri hakkında konuşabilir, ...ve kendinden çok başkaları için endişelenebilir. | Open Subtitles | عقلياً, كانت لديه القدرة على التكلم عن أفكاره ومشاعره فيما يكون التركيز أقل على نفسه والإهتمام أكبر بالآخرين |
O cümlesiyle kadına onu ne kadar sevdiğini, ne kadar kırıldığını söyler ve zihinsel olarak, çekip gidecek kadar güçlüdür. | Open Subtitles | و بهذة الجملة سيجعل المرأة تعرف الى اى درجة يحبها الى اى مدى اذتة و كيف حالتة عقلياً و يذهب بعيداً |
Yakalandığım için mutluyum. zihinsel olarak hastaydım. | Open Subtitles | انا سعيد انه تم القبض علي فلقد كنت مشوشا عقليا |
Fark edilemesin diye zihinsel olarak onu sakladım. | Open Subtitles | أنا عقليا يحميه حتى انه لا يمكن الكشف عنها. |
Bak, Mike, sen sürekli bu sesi duyuyorsun çünkü zihinsel olarak arka verandada ki hamağa eşitsin. | Open Subtitles | انظر،ذلك دائما ما تسمعه لأنك عقليا كأرجوحة لعينة في سقيفة خلفية |
Ruhsal ve zihinsel olarak sizin gibi insanlardan bu kadar yüksekte olmam çok üzücü. | Open Subtitles | من المحزن كم أنا بعيدة بمرحلة كبيرة عنكم روحياً وعقلياً |
Çünkü düşünce ve zihinsel olarak yetişmemiş. | Open Subtitles | ليلاحظ ذلك, أولاً عليه أن ينضج روحياً وعقلياً |
zihinsel olarak ben... | Open Subtitles | من الناحية العقلية ربما أكون |
zihinsel olarak ben... | Open Subtitles | من الناحية العقلية ربما أكون |