Tanrım, bayım, içeri zorla girmeye çalışmıyoruz, gerçekten. | Open Subtitles | يا إلهي، سيدي، نحن لا نحاول إقتحام المكان، بكل صدق |
Elimizdeki bilgilere göre, Highpoint Kulesi'ne zorla girmeye teşebbüs etmişsiniz. | Open Subtitles | لقد تلقّينا تقارير.. تُفيد بمحاولة إقتحام بُرج الحمايه. |
- Max'e benzeyen bir kadın tanımlanmış, geçen gece hastanenin ilaç deposuna zorla girmeye çalışırken yakalanmış. | Open Subtitles | -إمرأة شاهدت أوصاف ماكس تم إعتقالها لمحاولة إقتحام صيدلية المستشفى الليلة الفائتة |
Bana soracakları ilk soru neden benim gibi biri lisenin gazetesine zorla girmeye kalksın ki? | Open Subtitles | السؤال الأول الذي سوف يسألونه هو لماذا شخص مثلي يقتحم صحيفة ثانوية؟ |
Dün gece, donanma üssünde bir eve zorla girmeye çalışırken vuruldu. | Open Subtitles | أخيكِ أطلق عليه النار ليلة أمس و هو يقتحم منزل بالقاعدة البحرية إنه في حالة خطرة |
Bu harika, ama taksicinin önünde içeri zorla girmeye yetecek mi bu? | Open Subtitles | هذا جيد حقاً,ولكن هل هذا كافٍ لإقتحام والدخول أمام التاكسى؟ |
Bir bankaya zorla girmeye hazır mısın? | Open Subtitles | أأنتَ مستعد لإقتحام بنك؟ |
Eski kocam evime zorla girmeye çalışıyor. | Open Subtitles | زوجي السابق يحاول إقتحام المنزل |
Soygundan sonra evine zorla girmeye çalıştığına dair ifade verdi. | Open Subtitles | التي قالت بأن (تايلور) حاول إقتحام منزلها ليلة السطو. |
Biri zorla girmeye çalıştı. | Open Subtitles | الاول إقتحام |
Yani, Micheal Tinsley evine zorla girmeye çalıştı, alarm öttü, kilit gevşekti. | Open Subtitles | إذاً " مايكل تينزلي " يقتحم منزله ينطلق الإنذار .. يفتح باب الفوضى |