"آخر شيءٍ" - Translation from Arabic to Turkish

    • son şey
        
    • son şeyin
        
    • son şeydi
        
    • son şeydir
        
    Biliyorum ki onun aklındaki son şey seni incitmek istemesi. Open Subtitles أعلم أنّ فكرة إيذاءك كان آخر شيءٍ يجول في خاطرها.
    Biliyorum ki onun aklındaki son şey seni incitmek istemesi. Open Subtitles أعلم أنّ فكرة إيذاءك كان آخر شيءٍ يجول في خاطرها.
    Rose'lara olanlardan sonra düşündüğüm en son şey buydu. Open Subtitles والذي كان آخر شيءٍ اعتقدت أنني سأفعله بعد ما جرى لآل روز
    Bana bilgi notlarının fakslanması ve istediğim en son şey, böyle bokları kendi üzerine alınman. Open Subtitles مرسلين لي مذكراتهم. وآخر شيءٍ أريده، آخر شيءٍ أحتاجه, هو قيامك بأعمالٍ كهذه لوحدك.
    Değişen şey; artık bu tüylü iblis var ve beni gizlice takip ettiği zamanlarda bile Tom'un kızı için yaptığı son şeyin sabit bir hatırlatıcısı. Open Subtitles حسنٌ، الذي تغير هو أني لديّ هذا العفريت الأشعث وحتى اينما اذهب فهو يطاردني إنهُ تذكيرٌ دائم , هو آخر شيءٍ فعله (توم) لأبنته
    Ama bu doğru değil. Eğer sahiden hasta gibi davranıyor olsaydı isteyeceği son şey, kapısında biriken gazeteler olurdu. Open Subtitles لو كانت تتظاهر أنّها مريضة في الواقع، فإنّ آخر شيءٍ تريده هو تكدّس الصحف على عتبة بابها.
    Bu konuşma şu anda onun isteyeceği son şey. Open Subtitles تلك المُحادثة هي آخر شيءٍ يحتاجه حالياً.
    Yapmak istediğim son şey sizi incitmek çocuklar. Open Subtitles آخر شيءٍ أريد القيام به هو إيذائُكم أيّها الفتية
    Evet, ihtiyacım olan son şey yeniçağ saçmalıklarının kafamda tıngırdaması. Open Subtitles أجل، أترين، آخر شيءٍ أريده هو بعض الهراء العصريّ الجديد يُزعجني بداخل رأسي.
    Hastanede uyanmandan önce hatırladığın son şey ne? Open Subtitles ماهو آخر شيءٍ تتذكرينه قبل إستيقاظكِ بالمشفى ؟
    Şu an isteyeceğiniz son şey, gizli aşkınızdan doğan bir çocuğun evliliğinizi ve kariyerinizi mahvetmesi. Open Subtitles آخر شيءٍ تحتاجه الآن هُو أن تظهر ابنة من عشيقة ويُدمّر زواجك وأيّ فرصة للترشّح لمنصب عام.
    Çünkü seni kendi evinde istenmeyen kişi durumuna düşürmek yapabileceğim en son şey bile değil. Open Subtitles لأنّ آخر شيءٍ أريد القيام به هُو جعلكِ تشعرين أنّكِ غير مُرحّب بكِ في منزلكِ.
    Bugün için son şey bir kaldı. Open Subtitles حسناً، آخر شيءٍ لهذا اليوم هل أنت مستعد؟
    Bukadar sıkıntılı işin içinde... yapmak isteyeceğim en son şey bu. Open Subtitles مع كل مايجري هنا، - أصبح ذلك آخر شيءٍ أرغب بفعله.
    Gitmeden önce bana verdiğin en son şey oldu. Open Subtitles كانت آخر شيءٍ أعطتني إياه قبل أن أسافر
    Bir şeyler yapacaksın, doğru bir şeyler bu yapacağım son şey olsa da. Open Subtitles سوف تكتب شيئًا... شيئًا صحيحًا، ولو كان آخر شيءٍ أفعله في حياتي.
    Bu sabah hatırladığın son şey neydi? Open Subtitles ما آخر شيءٍ تتذكّره من هذا الصباح؟
    Beni ilgilendirmez tabii ama isteyeceğim son şey bir polis operasyonuna müdahalede bulunmak olur. Ya da bir gizli göreve. Open Subtitles ليس وكأن الأمر من شأني، ولكن آخر شيءٍ قد أود فعله هو التدخل بأمور...
    Değişen şey; artık bu tüylü iblis var ve beni gizlice takip ettiği zamanlarda bile Tom'un kızı için yaptığı son şeyin sabit bir hatırlatıcısı. Open Subtitles حسنٌ، الذي تغير هو أني لديّ هذا العفريت الأشعث وحتى اينما اذهب فهو يطاردني إنهُ تذكيرٌ دائم , هو آخر شيءٍ فعله (توم) لأبنته
    Bu bilmen gereken son şeydi Open Subtitles إنني متأكدة، بأن هذا آخر شيءٍ تريد أن تعرفه.
    Beni oraya geri çekmen isteyeceğim en son şeydir. Open Subtitles و آخر شيءٍ سأسمح لكَ بفعله هو سحبي لها مجداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more