Bunun için üzgünüm millet, değişken bir havaya denk geldik. | Open Subtitles | آسفة على هذا يا رفاق إنّه اضطراب جوّي خفيف |
Bunun için üzgünüm ama duş alacağım. | Open Subtitles | آسفة على هذا لكنّي سأستحمّ الآن |
Bunun için üzgünüm. Dinle... | Open Subtitles | نعم، آسفة على هذا اسمع... |
.. Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة على هذا |
Gürültü için özür dilerim. Neredeyse bitirdim. Hiçbir şey duymadım | Open Subtitles | ـ أنا آسفة على هذا الازعاج ـ لقد قاربت على الانتهاء ـ أنا لم أسمع شيئاً |
Bu sabah olanlar için özür dilerim. | Open Subtitles | اردتُ أن اقولَ انني آسفة على هذا الصباح |
Bunun için üzgünüm, Stevie. | Open Subtitles | آسفة على هذا يا (ستيفي) |
- Bunun için üzgünüm. - Dert değil. | Open Subtitles | آسفة على هذا. |
Bu gizlilik olayı için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة على هذا الشيء السري |
Olanlar için özür dilerim. | Open Subtitles | آسفة، آسفة على هذا. |