Ağabeyin için üzgünüm ama benden istediğin şey çok tehlikeli. | Open Subtitles | أنا آسف بشان أخيكِ لكن ما تطلبينهُ مني خطيرٌ جداً |
Geçen hafta annene bağırdığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف بشان مشادتى مع والدتك الإسبوع الماضى |
Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | في الطريق ، إنها في حالة سيئة آسف بشان هذا |
Acil servisin ortasında boşanma evrakları elime tutuşturulduğunda beni gören 35 kişi önemli değil de sesimi alçaltmam mı önemli? Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | كيف يهُم رفع صوتي عندما رآني 35 شخصاً و أنا أستلم أوراق الطلاق في وسط غرفة العمليّات ؟ أنا آسف , بشان ذلك , حسناً ؟ |
Bunun için üzgünüm çaylak. | Open Subtitles | آسف بشان هذا أيها الإختباري |
Kocana olanlar için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف بشان ما حدث لزوجكِ.. |
Başına bu geldiği için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف بشان ما أصابك |
Bak, Aster için üzgünüm Gwen. | Open Subtitles | (انظر،انا آسف بشان (آستر)،(غوين |