Destenin ortasından bir as çekmek için yıllar harcadım ama şimdi üç tane çekebiliyorum. | Open Subtitles | كنت أسحب آص واحداً لسنوات كثيرة . . آص واحد و الآن يمكنني سحب ثلاثة |
Siktir. Bekle bir dakika, bende de as var. | Open Subtitles | انتظِر لحظَة، أنا لدي آص - أيها اللعين - |
Katilin elinde as var. | Open Subtitles | القاتل هُو الشخص الذي لديه ورقة آص. |
İki as gelince çifte katla. | Open Subtitles | دائماً أضعاف الرهان على زوج الـ"آص". |
Biliyor musun, birkaç US Weekly okusam daha iyi olacak. | Open Subtitles | أتعلمين ماذا؟ , سأقرأ فقط بعض أعداد محلة "آص ويكلي" |
Maça ası görüyorum. | Open Subtitles | أنا أرى... آص من أوراق البستوني. |
Reggie'ye as lazım. Raquel, üste getir. | Open Subtitles | أن (ريجي) يحتاج ورقة آص راكيل) ، ساعديه) |
- Karo as, maça ikili, sinek papaz. Bu söylediğinizi becerebilecek yegâne kişiler "Kaçakçılar" olarak anılır. Ben size bilgilerini veririm... | Open Subtitles | آص الديناري،إثنان الباستوني،وملك الأسباتي الأشخاص الوحيدين الذين بإمكانهم "تحقيق ما قلت يطلق عليهم "المهربون سأعطيك معلومات وأنت تعطيني إياه- أنا؟ |
- as var mı? - Yok. | Open Subtitles | - هل لديك أي ورقة "آص"؟ |
Kupa as. | Open Subtitles | آص من القلوب. |
Kupa as. | Open Subtitles | آص من القلوب. |
Karo as. | Open Subtitles | آص ديمين. |
as. | Open Subtitles | "آص" |
İki as. | Open Subtitles | "أوراق "آص |
Yüzüme bir as atın! | Open Subtitles | سأحصل على آص! |
US Weekly uyuşturucu kullandığımı yazdığında çok kızmıştım. | Open Subtitles | أتعرفين لأي درجة كنت مستاءاً عندما قالت مجلة "آص ويكلي" أنني كنت على المحك؟ |